Научная статья на тему 'ESKI TÜRKLERDE BALIK VE BALIKÇILIK'

ESKI TÜRKLERDE BALIK VE BALIKÇILIK Текст научной статьи по специальности «История и археология»

CC BY
297
60
i Надоели баннеры? Вы всегда можете отключить рекламу.
Ключевые слова
ARKEOLOJI / FOLKLOR / TURKIS / BALıK / BALıKçıLıK / KENT / İSKITLER / HAZARLAR / İTIL BULGARLARı / KIMEKLER

Аннотация научной статьи по истории и археологии, автор научной работы — Akıncı Meltem

Bu makale balık kelimesinin bugünkü Türkiye Türkçesi’nde var olan anlamının dışında eski tarihi metinlerde ne anlama geldiğini, balıkçılığın Eski Türk topluluklarının yaşamında ne derece rol oynadığı ve balık imgesinin Türk sanatında ne şekilde biçimlendiğini içermektedir. Çalışmada ilk olarak balık kelimesinin kent ve balık (hayvan) anlamlarını karşılayan eş sesli yapısı yazılı kaynaklar ışığında açıklanmıştır. Temel geçim kaynakları hayvancılık olan Türklerin balıkçılıkla ilgili faaliyetleri kaynaklara çok fazla yansımamıştır. Bunun arkasında büyük ihtimalle ekonomi temelinde hayvancılığın ön plana çıkarılmış olması yatmaktadır. Yine de bazı yazılı kaynaklar balıkçılıkla uğraşan birkaç Türk topluluğundan bahsetmektedir. Bu hususta balıkçılık faaliyetinin hangi Türk topluluklarında var olduğu başta Arap ve Fars coğrafya eserleri olmak üzere yazılı ve arkeolojik kaynaklara dayanılarak tespit edilmiştir. Balığın çalışmada ifade edilen somut anlamlarının dışında ve balıkçılık faaliyeti ile bağlantısız olarak Türk sözlü yazım geleneğinde (destan, masal) ve sanatında balık imgesine atfedilen motifler, değerler ise folklorik ve arkeolojik materyaller nezdinde kısaca aktarılmıştır. Tarihi süreçte balığın geçirdiği değişimi incelemek Türk toplumunda gerek iç gerek ise dış etkenli değişen filolojik, dinsel ve içtimai unsurları açığa çıkarmak açısından önem taşımaktadır.

i Надоели баннеры? Вы всегда можете отключить рекламу.
iНе можете найти то, что вам нужно? Попробуйте сервис подбора литературы.
i Надоели баннеры? Вы всегда можете отключить рекламу.

FISH AND FISHERY IN ANCIENT TURKS

This paper addresses the meaning of the word fish not only in the modern Turkish, but also in ancient historical texts. Besides, it describes the role of fishing in the life of the Turkic tribes, as well as the image of fish in art. In this respect, the word fish, which corresponds in its meaning to ‘city’ and ‘animal’, is explained in the light of written sources.Written sources contain scarce information which Turkic tribes practiced fishing, as their economy was mainly based on cattle breeding. This is probably associated with the fact that livestock was predominant for economic reasons. However, certain written sources mention several Turkic tribes engaged in fishing. In this respect, Turkic tribes with a fishing economy are identified on the basis of Arab and Persian geographical sources. In addition to the specific meanings of the word ‘fish’ not related to fishing, the semantic meaning attributed to this image in the Turkic verbal tradition and art is briefly interpreted using folklore and archaeological materials. Study of the changes which fish has undergone in the historical process is important in terms of identifying the changing philological, religious and social factors in Turkish society, both internal and external.

Текст научной работы на тему «ESKI TÜRKLERDE BALIK VE BALIKÇILIK»

УДК 902 https://doi.Org/10.24852/2587-6112.2021.3.285.297

ESKI TÜRKLERDE BALIK VE BALIKFILIK

© 2021 M. Akinci

Bu makale balik kelimesinin bugünkü Türkiye Türkfesi'nde var olan anlaminin di§inda eski tarihi metin-lerde ne anlama geldigini, balikfiligin Eski Türk topluluklarinin ya§aminda ne derece rol oynadigi ve balik imgesinin Türk sanatinda ne §ekilde bifimlendigini ifermektedir. £ali§mada ilk olarak balik kelimesinin kent ve balik (hayvan) anlamlarini kar§ilayan e§ sesli yapisi yazili kaynaklar i§iginda afiklanmi§tir. Temel gefim kaynaklari hayvancilik olan Türklerin balikf ilikla ilgili faaliyetleri kaynaklara fok fazla yansimami§tir. Bunun arkasinda büyük ihtimalle ekonomi temelinde hayvanciligin ön plana fikarilmi§ olmasi yatmaktadir. Yine de bazi yazili kaynaklar balikfilikla ugra§an birkaf Türk toplulugundan bahsetmektedir. Bu hususta balikfilik faaliyetinin hangi Türk topluluklarinda var oldugu ba§ta Arap ve Fars cografya eserleri olmak üzere yazili ve arkeolojik kaynaklara dayanilarak tespit edilmi§tir. Baligin fali§mada ifade edilen somut anlamlarinin di§inda ve balikfilik faaliyeti ile baglantisiz olarak Türk sözlü yazim geleneginde (destan, masal) ve sanatinda balik imgesine atfedilen motifler, degerler ise folklorik ve arkeolojik materyaller nezdinde kisaca aktarilmi§tir. Tarihi sürefte baligin gefirdigi degi§imi incelemek Türk toplumunda gerek if gerek ise di§ etkenli degi§en filolojik, dinsel ve iftimai unsurlari afiga fikarmak afisindan önem ta§imaktadir.

Anahtar kelimeler: Arkeoloji, folklor, turkis, balik, balikfilik, kent, iskitler, Hazarlar, itil Bulgarian. Kimekler.

РЫБА И РЫБОЛОВСТВО У ДРЕВНИХ ТЮРКОВ

М. Акынджи

В статье рассматривается значение слова «рыба», не только в современном турецком языке, но и в древних исторических текстах. Кроме того, раскрывается роль рыболовного хозяйства в жизни тюркских племен, а также образ рыбы в искусстве. В данном отношении слово «рыба», которая соответствует значениям города и животного объясняется в свете письменных источников. У каких тюркских племен рыболовная деятельность, основная экономика которых — животноводство, мало упоминается в письменных источниках. За этим, вероятно, стоит тот факт, что животноводство было выдвинуто на первый план с точки зрения экономики. Тем не менее, в некоторых письменных источниках упоминается несколько турецких племен, занимающихся рыболовством. В этом отношении, у каких тюркских племен существовало рыболовное хозяйство, устанавливается на основании арабских и персидских географических источников. Помимо конкретных значений слова рыба, не связанных с рыболовной деятельностью, смысловая нагрузка, приписываемая этому изображению в тюркской устной письменной традиции и искусстве, кратко истолковывается с помощью фольклора и археологических материалов. Изучение изменений, которые претерпела рыба в историческом процессе, важно с точки зрения выявления меняющихся филологических, религиозных и социальных факторов в турецком обществе, как внутренних, так и внешних.

Ключевые слова: археология, фольклор, тюрки, рыба, рыболовство, город, скифы, хазары, волжские булгары, кимаки.

FISH AND FISHERY IN ANCIENT TURKS M. Akinci

This paper addresses the meaning of the word fish not only in the modern Turkish, but also in ancient historical texts. Besides, it describes the role of fishing in the life of the Turkic tribes, as well as the image of fish in art. In this respect, the word fish, which corresponds in its meaning to 'city' and 'animal', is explained in the light of written sources.Written sources contain scarce information which Turkic tribes practiced fishing, as their economy was mainly based on cattle breeding. This is probably associated with the fact that livestock was predominant for economic reasons. However, certain written sources mention several Turkic tribes engaged in fishing. In this respect, Turkic tribes with a fishing economy are identified on the basis of Arab and Persian geographical sources. In addition to the specific meanings of the word 'fish' not related to fishing, the semantic meaning attributed to this image in the Turkic verbal tradition and art is briefly interpreted using folklore and archaeological materials. Study of the changes which fish has undergone in the historical process is important

in terms of identifying the changing philological, religious and social factors in Turkish society, both internal and external.

Keywords: archaeology, folklore, the Turks, fish, fishery, city, the Scythians, the Khazars, the Volga Bol-gars, the Kimeks.

Balik Kelimesi

Balik kelimesi bugün Türkiye Türk9esinde bildigimiz anlamiyla bir hayvani nitelemektedir. Ama ge9mi§e baktigimizda bu kelimenin ba§ka anlamlara da geldigini görürüz. Hatta öyle ki Türklere ait en eski yazili kaynaklarda kelime bugün kullandigimiz anlaminin di§inda kullanilmaktadir. Türk tarihi a9isindan olduk9a önemli olan ve VIII. yüzyilda ta§lara i§lenen Orhun Abidelerinde balik kelimesi birka9 kez ge9er. Bunlardan biri Kül Tigin Abidesi'nin kuzey cephesinde Kül Tigin'in Togu Balik'ta ger9ekle§tigi sava§ anlatiminda yer alir. Diger ba§ka bir misal ise Bilge Kagan Abidesi'nin dogu cephesinde Be§ Balik'ta ger9ekle§en sava§ anlatiminda yer almaktadir (Orhun Abideleri 1986, 28, 41). Görüldügü üzere baligin eski Türk kitabelerinde kullanimi "kent" anlamina gelmektedir. Ka§garli Mahmud'un XI. yüzyilda kaleme aldigi "Divanu Lugati't-Türk"de baligin anlami Orhun Abidelerinde ge9tigi §ekliyle verilir: "Müslüman olmayanlarin ve Uygurlarin leh9esinde kent" (Divanu Lugati't Türk 2015, s.163).

Daha 9ok Türklerin islamiyet'i kabul etmelerinden sonra kullanilan Fars9a kökenli §ehre ve Sogd9a kökenli kente daha önceleri Türk9e "balik" kelimesi kar§ilik gelmi§tir. Öyle ki Türklerde bu sözcügün yer ettigi 9ok sayida kent ismi mevcuttur: Be§ Balik, Can Balik, Yengi Balik, Ordu Balik, Togu Balik (Sümer 2014, 40), Hanbalik (§e§en 2001, 36). Fakat Ka§garli'nin sözlügünde baligin bu anlamina ek olarak ba§ka anlamlar da verilmi§tir: "kale", "9amur", "balik (hayvan)". Ka§garli son anlami bir atasözü ile zenginle§tirir: "Balik suwvda kö.zi ta§tin" yani "Balik suda, gözleri di§aridadir" (Divanu Lugati't Türk 2015, 162-163). Bununla birlikte sözlükte balikgin (balik9il) kelimesinin "balik avlayan beyaz bir ku§", Baliklig Ögüz yani Balikli irmagin da "baligi 9ok olan irmak ya da 9amurlu ve bataklik yer" anlamina geldigi ge9mektedir (Divanu Lugati't Türk 2015, 224). B. Ögel ise surlarla 9evrili kent manasina gelen balik sözcügünün diger bir manasinin da "9amur" oldugunu, bugünkü bal9ik sözcügünün de buradan geldigini ifade etmektedir. Bu da ona göre kentlerin bal9iktan in§a edilmesiyle alakali durmaktadir. Bununla birlikte bir yere kale veya sur yapilacaksa buna da baliklanmak denmi§tir (Ögel, 1991. s.201). Bazi ara§tirmacilar bugünkü

Türk9ede meslek anlamina gelen "balik9i"nin eski zamanlarda "yurt sahibi olanlar", "kent di§inda ya§ayan gö9menler" anlamlarina da geldiginin altini 9izmektedir (Karatayev 2002, 380). Görüldügü üzere balik sözcügünün Türkistan cografyasinda e§ sesli bir yapisi bulunmaktadir. Rotamizi Dogu Avrupa cografyasina ve farkli yüzyillara 9evirdigimizde ayni §ekilde e§ sesli bir yapiyla kar§ila§maktayiz.

ilk olarak iskitlerde balik sözcügünün ne anlama geldigini kaynaklar bize haber vermektedir. John Tzetsez, Maeotis'in (Azak) iskit9ede Karmbaluk oldugunu, Karmbaluk'un Yunanca "balik kenti" anlamina geldigini aktarmi§tir. Bununla birlikte iskit9e karmin "kent", palukun ise "balik (hayvan)" demek oldugunu eklemi§tir (TpyöaneB, 2004, 447). Burada balik kelimesinin e§ sesli olmasindan ötürü bir karga§a söz konusudur. Zira bazi Rus ara§tirmacilari bu adin Kar-balik oldugunu ve Azak Denizi'ni tanimlamak i9in kullanildigini dile getirmi§tir. Onlara göre kar Türk9ede "kuvvetli ya da bol" anlamina gelmektedir. Balik ise bu tanimlamada "kent" anlaminda kullanilmi§ olabilir. Fakat Tzetsez'de ge9tigi gibi burada ge9en baligin hayvan manasinda kullanilmi§ olabilecegini varsayanlar da mevcuttur. Türk9e "balik (hayvan)"-iskit9e paluk, karmise ise iskit9e "kent" demektir (Bardakoglu 2018, 39). i. Durmu§ iskitlerin Türklük ile ilgili nazariyesini dile getirirken sundugu kelime listesinde Karmbaluk'a da yer vermi§tir. Ona göre Karim Paluk "balik gölüne" i§aret etmektedir (Durmu§ 2018, 30). Sonu9 itibariyle Karmbaluk'ta ge9en balik sözcügünün hangi anlamda kullanilmi§ oldugu tarti§mali bir konuyu olu§turmaktadir. Peki ayni cografyada yüzyillar sonra devletle§en Hazarlarda balik kelimesi mevcut muydu?

X. yüzyil Arap müellifleri Hazar yurdundan bahsederken bunlarin kentlerine de deginmektedir. Fakat müellifler Hazarlarin ba§kentini farkli isimlerle vermektedir: Sara§en, Hanbalik, Hazaran ve itil. M. Artamanov'a göre kent ikiye taksim edilmi§ Hanbalik, Han'in oturdugu bati kismini, Hazaran ya da Sara§en (el-Beyda) ise dogu kismini olu§turmu§tur. Bununla birlikte Hazar ba§kentinin kisimlari olan Hanbalik ve Sara§en, itil ve Hazaran'dan daha eski adlandirmalari olu§turmu§tur. itil ise iki kisma ayrilmi§ kentin genel adlandirmasi gibi durmaktadir (Artamanov, 2008, 508).

Hazarlarda da tesadüf ettigimiz balik sözcügü kent anlaminda kullanilmiçtir. Peki, bu kelimenin Hazarlarda da eç sesliligi mevcut muydu?

Tarihler Miladi 695 senesini gösterdiginde Bizans tahtinda oturan II. Justinianus (685-695) bir isyan sonucunda 695'te tahttan indirilip, burnu kesilerek Kirim'in güneybatisindaki Kerson'a sürülmü§tür. Fakat kesik burunlu imparator burada Hazar Kagani ile temasa geçerek, tahtini geri almak için Kagan'dan destek talep etmiçtir. Talebine olumlu yanit veren Kagan, Phanagoria'da (Taman) bulunan kizini ona vererek Justinianus'u damadi ilan etmiçtir. IX. yüzyil müellifi Theophanes'ten ögrendigimiz kadariyla Phanagoria'ya hareket eden Justianus ile Kagan'in dostlugu kisa sürmü§tür. 698'de tahta yeni çikan Apsimaros, Kagan'a hediyeler göndererek Justinianus'un ölü veya diri teslim edilmesini istemiçtir. Bunun üzerine Kagan, Phanagouria'da bulunan Papatzun ve Bosporos valisi Balgitzin'e emredildiginde Justinianus'un öldürülmesini söyler (Theophanes I, p. 373). Bu s^eçten sonraki olaylarin akibeti konumuz dâhilinde bizi ilgilendirmemektedir. Öyle ki konumuz dâhiline giren Balgitzi'nin kim oldugu ve isminin balik sözcügü ile olan iliçkisi üzerinedir. Balgitzi kiçisel bir isim gibi görünmekle birlikte hamili onu Azak Denizi'nin bati kisminin çefi, prensi daha az olasilikla da Hazar hükümetinin Bosporus'a atanmiç bir valisi olarak tanimlamaktadir. V. Minorsky'e göre Balgitzin -ci ekiyle Turkçe meslek eki gibi durmaktadir. Fakat kolay bir çekilde onun mesleginin "balik-ci" oldugu söylenebilir mi? V F. Minorsky bunu hem "balik (hayvan)" hem de "kent" anlamina gelen TCrkçe balik/balig olarak açiklar. Aktardigina göre Kokovtsov, Balgitzi'yi "kent" anlaminda ele almiç, fakat kendisi "balik (hayvan)" anlamini tercih etmiçtir. Minorsky bu ismin bu zamana kadar kabul gören diger manalarini da aktarir: balgaci "bir çereflendirme simgesi olarak topuz kuçanmiç", bulsici "müdafaa kabiliyetine sahip olan", balgitzi-baliqci "kent çefi, komutan" alternatif olarak "müfrezenin komutani" bölikçi olarak "unvan", bulgacin "samur avcisi". Fakat Minorsky, Oset efsanesinden yola çikarak Balgitzi'nin baligci "balikçi" anlamina geldigini dü§ünmektedir ki, balikçi Bizanslilarin bildikleri popüler bir terimi oluçturmaktadir (Minorsky 196G, 131-136). §ayet Minorsky'nin bu varsayimi kabul edilirse baligin Hazar Türkleri arasinda da eç sesli varligi kanitlanmaktadir. Fakat O. N. Trubaçev'e göre hem "etrafi duvarla çevrili kent, kale" hem de "balik (hayvan)" anlamina

gelen balik sözcügünün yakin biçimleri diçinda aralarinda ortak bir çey yoktur, zira anlam bu kelimelerin birleçmesine direnmektedir. Ona göre bir "kentin" farkli dillerdeki anlami ile eç seslilerin oluçumunun tipolojisine iliçkin mevcut bilgiler "balik (hayvan)" göstergesi taçimaz; aksine "müstahkem yer", "yer", "yaçam alani" kelimelerine yönelir. Bu suretle Hint-Avrupa semantik tipolojisi "kent" ve "balik (hayvan)" kelimeleri arasindaki iliçki sorunsalina olumsuz yanit verir (Трубачев, 2GG4, 445-448).

Hazarlarin yani sira baçka Türk devletlerinde de balik ismini taçiyan görevlilere hatta yöneticilere rastlamamiz mümkündür. Bunlardan biri Uzlarin yogun olarak yerleçtikleri Dobruca'daki Gagauz tarihine aittir. Tarihi kayitlara göre XIV. yüzyilda Dobruca'da bir devlet tahsis eden Uz Beyi Balik, baçkenti ise ilginç bir biçimde Balçik ismini taçimaktadir (Baçer, 2G18, s.16).

Balik sözcügü ile ilgili bir baçka kavramsal karmaça Baliksi/Balikçi boy etnoniminde karçimiza çikmaktadir. Bu etnonim Kazaklar arasinda Balik/Balikçi, Kirgizlar arasinda Balikçi, Tuvalar arasinda Balikçi, Baçkurtlar arasinda ise Baliksi çeklinde yer almaktadir. R. G. Kuzuyev'in açiklamasina göre bu kelime halk etimolojisinde "balikçi" veya "bal toplayan" anlamini karçilamiç, kimilerine göre de eski totemistik kültlerle iliçkili ortaya çikmiçtir. Kuzuyev'e göre Baçkurt boylari arasinda da yer alan bu etnonimin Baçkurtlarin balikçilikla ilgilenmiç olmasindan kaynakli oluçtugunu dü§ünmek için yeterli sebep yoktur. Zira ona göre Baçkurtlar, Kazaklar ve Kirgizlar arasinda balikçilik çok önemli bir ekonomik faaliyeti oluçturmamiçtir. Bu sebeple balig/balug sözcügünün "kent", balugdagu sözcügünün ise "kentli" anlaminda kullanildigi eski biçime yönelmek gereklidir (Kuzuyev, 2G13, s. 359).

S. Tolstov, balik sözcügünün eç sesliligine ve bu sözcügün evrimsel degiçimine dair fikirlerini beyan eden önemli araçtirmacilar arasindadir. Zira onun öne sürdügü varsayim daha açiklayici ve akla yakin durmaktadir. Türk dillerinin hepsinde isimlerden sifat türeten -luk/lug eki bal köküne eklendiginde "çamur", "balçik", "bataklik" anlamlarina (Örn. bal-cug) gelmiçtir. Ayni kökün farkli eklerle Avrupa dillerinde de "bataklik", "çamur", "nehir" anlamina gelmesi (Rusça: bal-ka, Slavca: bla-to, Bulgarca: bar-a vd.) bu kökün (bal/bar-par/per) oldukça eski oldugunu ve geniç bir yayilim gösterdigini göstermektedir. Tolstov'a göre "su ile ilgili çeçitli olaylarin ve ilk önce bataklik, su birikintisi, durgun su ve kent" anlamlarina gelen bal/ber kökünün manasini açik bir biçimde ortaya koymak onun eskiligini görmek açisindan önemlidir. Eski

Türk9e kalintilarda örnegin Huncada var/val kelimelerinin köküne bakildiginda, kelimenin "nehir" ve "kent" anlamlarinin degi§irligi gözlemlenmektedir. Ara§tirmaci Jordanes'ten aktararak Dinyeper'in Hun dilinde "Hun Nehri" anlaminda Hunnivar olarak adlandirildigini, benzer olarak Macar kroniklerinden aktarimla Atilla'nin Pannonia'daki ba§kentinin Buduvar (buradaki -var kent anlaminda) olarak adlandirildigini aktarmaktadir. Sonu9 itibariyle "akan, durgun, batak su birikintisinin" kökeni olan bal/ber sözcügü M. Ö. 3-2. binlere ait olup, var-nehir; var-kent anlam degi§imleriyle kar§imiza 9ikmaktadir. Örnegin Yakutlar göl kenarinda ya§ayan, hayvancilikla ugra§mayan balik9i topluluklara "yaya Yakutlari", balik9ilara ise "baltisit" demektedir. Tolstov'a göre kentli yerle§ik hayat tarzini yari gö9ebe ziraat, hayvancilik ve delta bölgesi balik9ilikla birle§tiren iktisadi yapiya sahip milletlerin dillerinde "bizi ilgilendiren kökenin "su", "bataklik", "göl", "kent" anlamlariyla bagda§masi kadim Neolotik ve Tun9 Devri yerle§iklerinin balik9ilik faaliyetleriyle ilgili oldugunu dü§ündürmektedir. "Suyun temelinde, "balig-kent" ve "balig-balik (hayvan)" degi§iminin meydana gelmesinde Türk dillerinin te§ekkül devrinde (Miladin I. binyilinin ortalari) balik9iligin göl ve bataklik §artlarinda hayatla bagda§masinin rolü bulunmaktadir" (Tolstov 2017, 59-67).

Balik kelimesinin hem "kent" hem de "balik (hayvan)" anlaminin degi§kenligi Türklerin meskün bulundugu cografyadaki iktisadi yapilariyla alakali durmaktadir. Türkler bilindigi gibi geni§ bir cografyaya yayilmi§, yari yerle§ik yani hayvancilik, 9ift9ilik ve balik9ilik gibi i§ kollariyla ayni anda ugra§ veren Avrasya halklari arasinda yer almi§tir. Ugra§ verdikleri tüm i§ kollarinin devamliligi suyun varligi ile yakindan alakalidir. Bu sebeple olsa gerek yerle§tikleri sahalar veya mücadeleye sebep olan yerler 9ogunlukla bu su kaynaklarinin etrafi, sulak ve delta bölgeleri olmu§tur. Arkeolojik kaynaklarin gösterdigi gibi ilk etapta konargö9er kamp yeri olan bu su kenarlari, sonradan ekonomik, siyasi ve askeri sebeplerle müstahkem yerle§im yerlerine yani kentlere dönü§mü§tür. Ara§tirmalara göre gö9ebelikten evvel var olan yerle§ikligin temeli ise bu su kenarlarinda bulunan balik9ilik meslegiyle alakalidir. Sonu9 itibariyle temelde su ile ilgili duran -bal kökünün sonradan su 9evresinde kurulan yerle§imlerle baglantili olarak "kent" manasina evrilmesi (balik (kent): bataklikta balik9i iskani), ayni §ekilde balik9iliginda suyla ilgili olan bataklik, göl, nehir gibi sahalarda yapilmasindan ötürü "balik

(hayvan)" anlami kazanmasi bizce de kelimenin e§ sesliligini a9iklamak babinda mantikli gözükmektedir.

Balik^ilik

Pasifik Okyanusu'ndan Adriyatik'e uzanan sahada Türklerin meskün oldugu yerle§im §artlarina bakildiginda genel olarak su kaynaklarinin bol oldugu alanlarin tercih edildigi görülecektir. Bu tercih elbette ki hayvancilikla baglantili olan iktisadi ya§am tarzinin bir sonucudur. Zira Eski Türklerin ana ge9im kaynagini bilindigi üzere hayvancilik olu§turmu§tur. Fakat yerle§tikleri cografyanin fiziksel ve iklimsel ko§ullarinin degi§iklik arz etmesi üretimde onlari alternatif faaliyetlerle ugra§maya sevk etmi§tir. Bu a9idan Türklerin ekonomisi karma karakter ta§imi§tir. Hayvancilik ahaliye tam gida tedarikini hi9bir §ekilde garanti etmemi§tir. Türkler salgin hastaliklar ya da ba§ka sebeplerle ger9ekle§en hayvan kayiplarini, tarim ve balik9ilik gibi faaliyetlerle telafi etmeye 9ali§mi§lardir. Bu sebeple olsa gerek yari gö9ebe yerle§imler belirlenirken hem otlaklarin hem de su kaynaklarinin var oldugu alanlar tercih edilmi§tir. Su hayvanlarin gereksinimi, tarim alanlarinin sulanmasi, ticari ula§imin saglanmasi ya zanaat üretiminde kullanilmasi gibi fonksiyonlarinin yani sira balik gibi hazir gida temininde olduk9a fayda saglami§tir.

Balik9ilik en eski 9aglardan beri ugra§ verilen i§ kollarindan birini olu§turmaktadir. Muhtemelen her insan toplulugunun evrimle§me süresince ger9ekle§tirmi§ oldugu balik tutma faaliyeti hem tuzlu hem de tatli su kaynaklarinda ger9ekle§mi§tir. Kaynaklar Türklerin erken dönem balik9ilik faaliyetleri hakkinda sessizligini korumu§ olsa da onlarin 9ok eski zamanlardan beri balik9ilikla ugra§mi§ olduklarini söylemek yanli§ olmayacaktir. Zira 9ok geni§ bir alana yayilan Türk topluluklarinin bulundugu sahalar geni§ nehir aglarina ev sahipligi yapmi§tir. Örnegin Baykal'dan batiya dogru Yenisey, Lena, Obi, irti§, Hazar'a dökülen Yayik, itil, Karadeniz' dökülen Ten, Özü, Turla ve Tuna §eklinde devam eden bir nehir silsilesi ile kar§ila§iriz, daha güneyde ise Türkistan'a hayat veren Aral'da Amu Derya, Sir Derya ya da Balka§, ili, Tarim gibi 9ok sayida su kaynagi bulunmaktadir. Bu kaynak bolluguna ragmen Türklerin balik9ilikla ilgili ugra§larinin kaynaklarda 9ok fazla yer edinmemesinin sebebi büyük ihtimalle temel ge9imlerinin hayvancilik ile idama ettirilmesinden kaynaklanmaktadir. Fakat destanlarda yer alan haberler Türklerin balik türlerini özellikle de irmakta ya§ayan türleri iyi bildiklerini göstermektedir. Bu balik türleri arasinda cortan (turna baligi), yuri§ (kaulbarsch-

trakya levregi), kidik (barsch-tatli su levregi), yaan (fil) baligi vd. yer almaktadir (Ögel 2014a, s. 677).

Türk tarihinde balikçilikla ilgili en erken haberler Ön Türklerin de içerisine dâhil oldugu Minusinsk, Altay, Dogu Kazakistan ve Dogu Türkistan sahasina yayilmiç olan Afanasyevo kültürüne (M. Ö. 3000-1700) uzanmaktadir. S. V. Kiselev bu kültür sakinlerinin avcilik ve toplayiciligin yani sira balikçilikla da ugraçtiklarini belirtmektedir (Kiselev 1949, 30). Afanasyevo kültürünün Yenisey anitlarinda arkeolojik olarak keçfedilen balik omurlari kolye yapiminda kullanilmiçtir (Badetskaya vd. 2014, 134). Bu kültürün devami olan Okunev, Andronova, Karasuk, Tagar kültürlerinde de balikçilik emarelerine rastlanmaktadir (Topsakal 2017, 45).

Bozkirli bir kavim olan ve M. Ö. VIII-III. yüzyil arasinda Dogu Avrupa ve Türkistan sahasinda yaçamiç olan iskitler meskûn olduklari cografya sebebiyle balikçilikla haçir neçir olmuçtur. Onlar hakkinda en detayli bilgileri sunan V. yüzyil Yunan tarihçisi Herodotos IV. kitabinda Borysthenes yani Özü (Dnyeper) Nehri kiyisinda mersin baligi avladiklarindan bahsetmektedir: "Denize döküldügü yerde kendiliginden oluçmuç uçsuz bucaksiz tuz depolari vardir. Mersin baligi denilen ve havyar çikartilan kocaman balik bol miktarda tutulur ve daha baçka olaganüstü yararlar saglar" (Herodotos IV, 53). Bununla birlikte II. yüzyildan itibaren iskitlerin Özü Nehri'nde yayin baligi avladigi bilinmektedir. Fakat Türk kavimlerinin çogunda oldugu gibi balik, bozkirli kavimlerin yemek kültüründe çok fazla yer edinmemiçtir. Zira Kamenskiya kentinde gerçekleçtirilen arkeolojik kazilarda balikçiliga dair hiçbir ize rastlanmamasi iskitlerin çok fazla balik tüketmediklerini akla getirmektedir (Grakov, 2020, s. 99).

Bozkir sahasinda yönümüzü daha doguya çevirdigimizde Hunlarin da balikçilik ile ugraçtiklarini saptamaktayiz. Altay bölgesinde gerçekleçtirilen kazilarda Yukari Katun'daki Verh-Uymon mezarinda Hun zamanina ait (M. Ö. III- M. S. II. yy) oldugu d^ünülen demirden balik kancasi ve bir kemik zipkin (res. 1) keçfedilmiçtir. Bu mezar alani Miladi I-V. yüzyillari kapsamaktadir (Soenov ve Ebel 1992, 24). Yine Asya Hunlarinin devami olan ve gôçler neticesinde Tuna sahasina uzanan Avrupa Hunlarinin geçim kaynaklari arasinda balikçilik yer almiçtir (Baçtav 2002, 860-884).

Hazar Kaganligi'nin ekonomisi diger pek çok Türk devletin de oldugu gibi mutlak gôçebelikle sinirlanmamiç, karma bir özellik sergilemiçtir.

Hazar ahalisi ticaret, tarim ve hayvanciligin yani sira balikçilikla da haçir neçir olmuçtur (Artamanov 2008, 510). Zira X. yüzyilda Hazar Kagani Yusuf'un Endülüs Emevi halifesi III. Abdurrahman'in daniçmani Hasday bin Çaprut'a yazdigi mektupta ülkelerinin az yagiç almasina karçin bolca nehre sahip oldugu ve bu nehirlerden (baçta Açagi itil) çokça balik tutuldugu geçmektedir (Pis'mo iosifa 2006, 669). X. yüzyil islam cografyacisi istahri,ise eserinde (Mesalik el-memalik) Hazarlardan bahsederken, onlarin yiyeceklerinin çogunlugunun pirinç ve baliktan oluçtugunu aktarir. Bu gayet tabi bir durumdur. Zira Hazarlarin meskun bulundugu cografya Hazar Denizi baçta olmak üzere itil (Volga), Yayik (Ural), Kuban, Ten (Don), Özü (Dnyeper) nehirleri gibi önemli rezervlere ev sahipligi yapmiçtir. Özellikle itil Nehri'nin Hazar'a dökülmesiyle oluçan delta bölgesinde balikçilik aktif olarak yapilmiçtir. Zira bu nehrin sahip oldugu balik bollugundan Kaçgarli da söz eder:

Etil suwi aka turur, (Itil suyu akar durur)

Kaya tüpi kaka turur, (Kayalarin dibini döver durur)

Balik telim baka turur, (Bol baliklar bakar durur)

Kölüng taki kö§erür. " (Gölcük dahi taçar). (Divanu Lugati't-Türk 2015, 34)

XII. yüzyil Arap cografyaci idrisi, Hazar ülkesinden bahsederken bir balik türünü ayrintili bir çekilde tasvir etmiçtir: "Bunçka (Nuçka) adasinda çehriyar denen balik avlanir. Bu balik iskangurun bir çeçidi olup deniz firtinali oldugu zaman adanin batisindaki bir limanda avlanir. Cinsi gücü arttirmada iskangurun gösterdigi tesiri gösterir. Hatta ondan daha makbul ve etkilidir. Avci oltasini veya agini atip bu balik aga takilinca normalden daha fazla cinsi arzu duyar ve bundan baligin aga takildigini anlar. Fakat bu balik nadir bulunur. Uzunlugu 1 zira ile 1 kariç arasinda degiçir. Daha büyük olmaz. içi temizlendikten sonra tuz ve zencefil ile muamele edilip turunç yapraklarina sarilir, bu havalideki hükümdarlara hediye edilir. Onlar da hediye edeni mükafatlandirir. Bu baligin dilinin altinda 1 kirat agirliginda inci bulunur" (§eçen 2001, 122). Bahsi geçen bu deniz mahsulünün tasvir edildigi özellikleri sebebiyle istiridye olabilecegi akla gelmektedir. Zira kabuklari arasinda inci barindiran bu kabuklu deniz mahsulünün, eski zamanlarda cinsel gücü arttirici özelligi olduguna inanilmiçtir. Kadin organina benzetilerek dogurganligin, diçiligin, bereketin sembolü olarak görülen istiridyenin bu telakki çerçevesinde mitleçmesi Antik Yunan inancina

dayanmaktadir. Bilimsel olarak da i?erdigi iyot, 9inko ve fosfor sebebiyle testosteron üretimini arttirdigi dü§ünülmektedir (Akdeniz ve Sirtli 2020, s. 27-54).

Arkeolojik ara§tirmalar Hazar Kaganligi ahalisine atfedilen Saltovo-Mayatsk kültür dairesi i9erisinde ger9ekle§tirilen balik9ilik faaliyetleri hakkinda ipucu saglamaktadir. £ogu Saltovo yerle§iminde balik kemiklerine rastlanmi§tir. Örnegin Pravoberejno Tsimlyansk yerle§iminde balik kemikleri, balik9i yerle§imleri ve bu balik9i yerle§imlerinde farkli türde oltalar ve kur§unlar (res.2) ke§fedilmi§tir. A§agi Ten, özellikle de Azak Denizi kiyisinda kefedilen gö9ebe yerle§imlerde de balik9ilikla (balik kemikleri, oltalar) ugra§ildigi kaydedilmi§tir (Плетнева 1967, c. 148-151).

Res. 2. Pravoberejno Tsimlyansk yerle§imi balik oltalan ve kur§unlar Fig. 2. Fishing rods and bullets in Pravobere-jnoe Tsimlyansk settlement Рис. 2. Рыболовные крючки и грузила в Правобережном Цимлянском городище

Res. 1. M. Ö. III- M. S. II. yy. Hun dönemi balik kancasi

ve bir kemik zipkin Fig. 1. 3rd century B.C and 2nd century AD Hun fish hook and a bone harpoon

Рис. 1. Рыболовный крючок и костяной гарпун в гуннский период (III век до н.э. - II век н.э.)

Balik9ilik itil Bulgarlarinin ekonomik ya§aminda önemli bir rol oynami§tir. Zira devletin bulundugu arazi itil, Kama ve bunlarin kollarindan olu§an zengin bir nehir agina sahiptir. Yazili ve arkeolojik kaynaklar bölgedeki balik9ilik hakkinda önemli bilgiler sunmaktadir. Yazili kaynaklardan olan seyahat notlari bu a9idan olduk9a zengindir. 922 senesinde Abbasi Halifelik el9iligi bünyesinde Bulgar yurduna gelen ibn Fadlan, seyahatnamesinde (el Rihle) Bulgarlarin yemeklerinde zeytinyagi, susamyagi, tereyagin yerine balik yagi kullandiklarini ve bu sebeple yiyeceklerinin fena koktugunu aktarmi§tir (ibn Fadlan Seyahatnamesi, 2015, s. 29).

XII. yüzyilda ispanya'dan yola 9ikan Seyyah Ebu Hamid Muhammed el-Girnati iran'dan hareketle 1134-1135 senelerinde vardigi itil'de ahalinin i9timai hayatina yönelik ayrintili gözlemlerde bulunmu§ ve bu gözlemlerini seyahat notlarina (Tuhfetu'l-elbab ve nuhbetu'l a'cab) kaydetmi§tir. Bulgarlarin da meskün oldugu bir sahayi olu§turan Saksin civarinda gördügü balik türlerinden bahseden Girnati, avlanan baliklarin büyüklügü kar§isinda hayrete dü§mü§tür: Bu nehirde (itil) daha önce dünyada e§ini benzerini görmedigim balik türlerini gördüm mesela öyle bir balik var ki, güglü bir deve bunlari ancak ta§iyabilir. Tabi ki bunlarin (balik) kügükleri de var. (Bunlar) kilgiksizdir ve ba§inda kemik, agzinda di§yoktur. Sanki tavuk etiyle doldurulmu§ kuzunun budu gibidir. Besili kuzu etinden daha güzel ve lezzetlidir. Bu baligin igine piring doldurulur ve kizartilir. Bu balik bize yüz yarim danik (dirhemin altida biri) bedeli ile satilir. Bu baligin karnindan gikarilan yag lamba igin bir ay yetebilir. Midesinden de bizim agirligimizinyarisi kadar tutkal gikarilir. Bu baligin eti tuzlanarak

kurutulur ve dünyadaki bütün kurutulmu§ etlerden daha güzel olur. Saf, kirmizi kehribar renginde olup, ekmekle beraber yenir (Girnati Seyahatnamesi 2011, 187). Girnati'nin tasvir ettigi balik türü muhtemelen mersin baligidir. Zira ki§i sig deniz sularinda ge?iren mersin baligi üremek ifin ilkbahar ba§larinda nehirlere girerek, nisan ve haziran aylarinda yumurta birakir. Dünyanin en büyük tatli su baligi olmakla birlikte 6 metre uzunluga ve 1 ton agirliga ula§abilmektedirler. Seyyahin bahsettigi gibi iskeletleri büyük oranda kikirdaktan olu§tugu i?in adeta kemiksiz gibi görünürler. Ekonomik olarak ise olduk?a kiymetlidir. Yumurtalarindan havyar, hava keselerinden tutkal yapilir, eti ise degerlidir (Üstündag 2005, 6-8). Bu haberlerin di§inda Bulgarlarin ihra? mallari arasinda da baliklar yer almaktadir. X. yüzyil Arap cografyacilarindan olan Mukaddesi Bulgar'dan Harezm'e ihra? edilen Bulgar mallari arasinda büyük baliklar, balik tutkali, balik di§leri oldugunu aktarmi§tir (Hvol'son 181).

Arkeolojik kaynaklar ise Bulgarlarin balik?ilikta kullandigi aletler hakkinda önemli veriler sunmaktadir. Bulgarlarin gida depolamak i?in kullandiklari ?ukurda mersin, yayin, levrek ba§ta olmak üzere ?e§itli baliklara ait pullar ve kil?iklar ke§fedilmi§tir (Казаков, 1991, с. s89). Balik aglari i?in kur§unlarin, demir balik kancalarinin ve bir kancayla uzunca bir levha §eklindeki olta ka§igin kefedildigi Bulgarve Suvar yerle§imindeki kazilar, bu kentlilerin nüfusunun balik?ilikla ugra§tigini dogrulamaktadir. Bulgar yerle§imlerinde kefedilen olta igneleri yuvarlak kami§ kalinligina göre iki gruba ayrilmaktadir. Bunlardan ilki 5,5 cm uzunluga, kivrimin a§agi kisminda 3-6 cm. geni§lige ve 3,5-7 cm. ?apa sahip en büyük numunelerden olu§maktadir. ikinci grubun olta igneleri izmersk I yerle§imine aittir ve 1,5-3 cm. ?apindan telden yapilmi§, kivrimin a§agi kisminin geni§ligi ise 1-1,5 cm'dir (res. 3). ilk grubun olta igneleri ebat itibariyle büyük ihtimalle mersin, yayin gibi büyük baliklari yakalamak i?in ikinci grubun olta igneleri ise daha kü?ük baliklari yakalamak i?in tasarlanmi§tir. Yine zipkinlar ve buz kirma levyeleri balik?ilikla alakali olan buluntular arasindadir (Казаков 1991, с. 88-89). Cüketau kentinde yapilan kazilarda "biri delinmi§, 19 adet ta§tan yapilmi§ balik agirliklari (batirgi?) ke§fedilmi§tir (Хузин, Набиуллин, 1999, с. 96): "Kazi sirasinda, amaci belirlenemeyen birka? yapi daha ortaya 9ikarildi. Bunlarin kü?ük boyuttadir. Bunlari balik pullari kaplami§tir, ayrica bu yapilarin birinde 100'den fazla mersin baligi kil^gi a?iga

23,24, 25= 26,21 nohi bulutimkr (Izmersk I) Res. 3. Olta igneleri Fig. 3. Fishing hooks Рис. 3. Рыболовные крючки

fikmi§tir" (Хузин, Набиуллин, 1999, с. 97). Büyük ihtimalle bunlar baliklari depolamak amafli kullanilmi§tir. Yine Bulgarlarin ba§kenti Bilyar'da da balikfiliga dair fok sayida avcilik malzemesi (res. 4) ke§fedilmi§tir (Halikov 2006, 248).

Balikfilik faaliyetinin hangi Türk halklari arasinda gerfekle§tirildigi hakkinda (iskitler, Hazarlar ve Bulgarlar di§inda) yazili ve arkeolojik kaynaklar sessizligini genel olarak korumu§tur. Fakat söz konusu inanf olunca arkeolojik ve folklorik kalintilar baligin Türk dünyasindaki manevi boyutuna geni§ olarak i§ik tutmaktadir. Fakat baligin Türk sanatinda ve sözlü kültüründe yer edinmesinin sebebi özellikle Güney Sibirya'da bulunan halklarin gefimlerinin fogunlukla balikfilik olmasiyla pek alakali durmamaktadir. Elbette ki bir halkin hayatini idame ettirmede rol oynayan faaliyetlerin o halkin dünya algilayi§inda yer edinmesi kafinilmazdir. Fakat baligin bu etkisi daha fok kozmogonik telakki ve diger inanflar ya da halklarla gerfekle§tirilen kültürel bir etkile§imin sonucu gibi durmaktadir.

Balik Imgesi

Eski Türk inanf sisteminde yer-su kültüyle baglantili olarak su önem verilen bir unsuru

olu§turmu§tur. Öyle ki Orhun Kitabelerinde dahi yer ve su, Türklerin koruyucu ruhu olarak sayilmiçtir. Bu sebeple Türkler meskûn olduklari cografyadaki sularin kirlenmemesine, bir ruhu oldugu inanilan bu kaynagin hayati fonksiyonlarini devam ettirmesine, dogal içleyiçin bozulmamasina büyük önem vermiçlerdir. Bu sebeple olsa gerek kutsal sayilan bazi nehirlere girilmesi ve onlardan balik avlanmasi yasaklanmiçtir (Roux, 2G11, s. 139). Örnegin Gerdizi Kimeklerin (Kipçak) írti§ Nehri'ni kutsal saymasindan bahsetmektedir (§e§en 2GG1, s. 74). Yine Yakut Türkleri de her irmagin, gölün bir ruhu olduguna inanmi§, balik avina çikmadan önce bu su ruhu için dogurmamiç bir inek kurban edip balik ve içki sunmuçtur (Kalafat, 1995, 54).

Baligin Türk mitolojisinde nadir de olsa kutsal sayilan hayvanlar arasinda yer aldigi da kayda geçmiçtir. Örnegin X. yüzyilin ilk çeyreginde Baçkurtlarin ülkesini ziyaret etmi§ olan ibn Fadlan, onlarin bazilarinin yilanlara, bazilarinin kuçlara, bazilarinin da baliklara taptiklarini ifade etmektedir (ibn Fadlan Seyahatnamesi 2G15, s. 2G). Burada bir Türk boyunun kutsal atfettigi ve totem kabul saydigi hayvan kastedilmektedir. Totemlerin oluçumunda yaçanilan cografyanin faunasi büyük önem arz etmektedir. Su kaynaklarinin yer aldigi bir alanda baligin kutsallaçtirilmasi bu açidan gayet olagan gözükmektedir. Bu hususta bir ba§ka misal de Oguzlardan gelir. Türk mitolojisinde göçlerin kutsal atfedilen bir hayvan rehberliginde gerçekleçmesine oldukça sik rastlanilmaktadir. Bu babda Oguzlarin Aral'daki rehberini yani yol göstericisini bir balik oluçturmaktadir (Roux, 2G11, s. 218).

Yakut Türkleri için Baykal Gölü oldukça önem arz etmiçtir. Onlara göre bu gölün derinliklerinde Aragit denen bir balik ya§ar, bu gölün dibi ise dünyanin tabanini oluçturur. Yani Dünya, Baykal Gölü'nün içinde yaçayan bir balik üzerinde durmaktadir (Ögel 2G14, s. 473). Bu mitolojik anlayiçta hem suya hem de baliga atfedilen kutsallik ön plana çikmaktadir. Bu açidan bakildiginda su ve özellikle balikla ilgili mitolojik anlatimlarin Kuzeydogu Asya'da yaçayan ve hayatlarini idame ettirmede baligin önemli bir yer i§gal ettigi Türk halklarinda yogun olarak var oldugunu görmekteyiz. Örnegin Türk kozmogonisinde Dünya'nin bir balik üzerinde durmasi yine bu halklarin sözlü edebiyatlarinda yer alir ki en bilinen anlatim Altayli Türklerin Yaradiliç Destani'nda geçmektedir. Destanda Tanri Ülgen ^ büyük balik yaratir ve bu baliklar dünyaya destek olup, onu sirtinda ta§ir. Zincirlerle bagli tutulan ve ba§i kuzeye dönük olan ortadaki

Res. 4. Bilyar yerleçimi olta igneleri, kurçunlar Fig. 4. Fishing hooks, bullets in Bilyar

Рис. 4. Рыболовные крючки и грузила в Биляре

balik baçini sallarsa yerle gök birbirine kari§ir (Radloff 1994, 6). Dünyanin bir balik üzerinde durmasi inanci Türkler diçinda Hint, Japon, Fin-Ugor vd. halklarin sözlü anlatimlarinda yer almi§tir. Zaten ara§tirmacilarin ortak fikrine göre bu inanç, dünyayi bir kaplumbaganin sirtlandigina inanan Çin ve Dünya'yi bir baligin taçidigina inanilan Hint, sonrasinda da Budizm tesiriyle Altay ve Türk sahasina girmi§tir (Ögel, 2014, s. 475). Zira bu durum Altay kamlarina ait dünya diskleri üzerindeki denizin ortasindaki kaplumbaga-kurbaga ve bunun kenarlarinda yer alan iki balik motifiyle de tasdiklenmektedir (res. 5).

Maddi sanat eserlerine baktigimizda da siklikla balik imgesiyle kar§ila§maktayiz. Bu örneklerden en erken tarihli olanlarindan bir kismi iskitlere aittir. iskitlerle iliçkilendirilen Pazirik kültürü anitlarinda çok sayida balik tasviri yer almaktadir (Руденко, 1960, с. 260). Örnegin balik §eklinde bir kolye, eyere asili olan bir koç kafasini yakalayan balik tasviri, yine mevtanin bacagi üzerine dövülmü§ bir balik resmi, halilara içlenen balik motifleri vd. Pazirik kültürünün kalintilari arasinda yer almaktadir (Руденко, 1953. с. 135, 136-285). iskitler gerçekten de balik imgesini sanat eserlerinde yaygin olarak kullanmiçtir. Örnegin M. Ö. VI.

Res. 5. Altay §amanlarinin Dunya diskleri

Fig. 5. Earth discs of Altai Shamans Рис. 5. Земные диски алтайских шаманов

yüzyila tarihlenen ve Polonya'da keçfedilen altindan yapilmiç balik kabartmasi (Vettersfelde) oldukça ilginçtir (altin balik). Baligin kuyruk kisminda kartal ve koçbaçlari, gövdesinde yüzen baliklar ve pars-geyik av sahnesi tasvir edilmiçtir. Bu altin balik bir kalkan üzerine yerleçtirilmek amaciyla imal edilmiçtir. Yine Ukrayna'daki Soloha kurganinda bulunan V. yüzyil sonu ve VI. yüzyil baçlarina ait tahta kap kacaklari süsleyen tezyinatta, at alinligi ve yanakliklara ait oldugu d^ünülen kabartma teknigi ile birbirine simetrik yerleçtirilen balik tasvirlerinin yer aldigi buluntuda (res. 6) ve yukarida bahsi geçen Vettersfelde altin baligi kabartmasinda her ne kadar Yunan etkisi oldugu d^ünülse de iskitlerde baligin kutsallaçtirilmasinin sanata yansidigi gözlemlenebilmektedir (Grakov, 2020, s. 99).

Arkeolojik kaynaklar temel alindiginda balik imgesinin yer aldigi buluntularinin çogunun irtiç ile Ob nehirleri havzalarinda bulunan Ural-Altay halklarina ait kalintilara ait oldugu gözlemlenebilmektedir. idrisi bu sahada meskûn bulunan Kimeklerin sularinin bol oldugundan ve bu sularda çokça büyük balik tutuldugundan bahsetmektedir (§eçen 2001, 108-109). Baligin imgesel olarak Kimek eserlerinde yer almasi da farkli bir hususun sonucudur. Altay ve Ob-irtiç nehirleri arasinda bulunan kurganlarda yer alan defin malzemeleri arasinda baliga sikça rastlanmaktadir. Bunlar Kimek-Kipçak dönemine ait kutsal sayilan ve ritüel objeleri içeren "Uzun Kurganlar" olarak adlandirilan eserlerde keçfedilmiçtir. Etnografik malzemelere dayanarak Kimekler arasindaki balik ve kuç tasvirlerinin ongon/tös kültüyle iliçkili erken çaman ritüellerinin izlerini taçidigi söylenebilmektedir. Zira Kimekler arasinda en yaygin inanç biçimini, Tengricilik kalintilariyla birlikte yaçayan §amanlik olmuçtur. Özellikle kadin mezarlarindan elde edilen tokalar üzerindeki zooantropomorfik tasvirler, Kimeklerin dünya görüçünde geleneksel kültlerin korundugunu göstermektedir (Kazakstan arheologiyasi, 2013,

128).Örnegin bölgede IX-X yüzyila tarihlenen Zevakinsk kadin mezarinda Kimek tipi küpeler, Eski Türkçe ibareli bir ayna ve bir balik heykeli keçfedilmiçtir. Yine benzer olarak Dogu Kazakistan bölgesinin §emonaihinsk bölgesinde keçfedilen bir gömüde defin eçyalari arasinda bronz bir balik heykeli (res. 7) dikkat çekmektedir (Kazakstan arheologiyasi 2013, p. 225). Balik üzerinde ^ yaprakli çiçegin dört dalinin filizlendigi kabartma iki daire içine alinmiçtir. Bu bölgedeki birçok kurganda benzer ^ boyutlu balik figürü yer almaktadir. Araçtirmacilara göre bu desende hayat agaci ve güneç kültlerini yansitan semboller birleçtirilmiçtir. Ana görüntü olan balik ise su kültüyle baglantili durmaktadir. Genel olarak kompozisyon güneç de dâhil olmak üzere suyla ahiret dünyasinin iliçkisi, nihayetinde ise en geniç anlamiyla esenlik ve dogurganlikla diçi üretkenliginin baglantisini ifade etmektedir (Kazakstan arheologiyasi 2013, s. 104). M. Eliade de su ve baligin eski inançlarda dogurganlik simgeleri oldugunun altini çizmektedir (Eliade 2014, s. 197). Zira Türk yaratiliç anlatilarinda da balik, gök gürültüsünün hayvan biçimli karçiligi olarak verilir. Nehir ve göl kiyilarinda yaçayan Türk halklarinda balik bereket, refah ve bollugu temsil etmektedir (Çoruhlu 2011, s. 167). Bununla birlikte baliklar su ile iliçkili olarak safligin sembolü olarak görülm^tür. Bu baglamda Kimek-Kipçaklarin diçinda baçka Türk halklarinin arkeolojik kalintilarinda balik tasviri yer almaktadir. Örnegin Erken Türk dönemi (VI-VIII yy.) Kudurge mezarliginda eyer üzerinde bir av sahnesi ile gerçekçi olarak betimlenen iki baligin tasviri keçfedilmiçtir. Yine bu bölgeye bitiçik bölgelerin birinde Baraba bozkirinda taç balik figürleri bulunmuçtur. Ancak bunlar çogunlukla çematik olarak içlenmiçtir. Balik tasvirleri, komçu bölgelerdeki birçok senkron kurgandan çikarilmiçtir. Örnek olarak asil bir Uygur savaççisinin mezarinda birbirine karçit olarak konumlandirilan iki baligin tasvir edildigi bakir gümüç kaplama kemer plakalari

Res. 6. VI. yuzyil iskit zanaatinda balik Fig. 6. Fish in 6th century Scythian art Рис. 6. Рыба в скифском искусстве VI века

bulunmaktadir. Arkeolojik ara§tirmalar sayesinde IX-X yüzyil Yenisey Kirgiz anitlarinda bunlarin en yakin analojilerinin oldugu bilinmektedir. Yukarida da bahsi ge9tigi gibi Dogu Kazakistan Kimek-Kip9ak dönemi kurganlarindan 9ikarilan 9ift balik tasvirlerinin yer aldigi metal mamuller ara§tirmacilar arasinda yaygin bir Budist sembolü olarak kabul edilmi§tir. Burada balik imgesinin evlilikte sadakat ve mutluluk, dogurganlik, zenginlik ve dostluk sembolü olduguna inanilmi§tir. ^in'de ise Tang Hanedanligi döneminde, bir balik veya bir 9ift balik, gücün ve yüksek sosyal konum sembolü olarak kabul edilmi§tir. X. yüzyilda Liao veya Kidan eyaletinde (bugünkü i9 Mogolistan ve ^in'in kuzeyi) balik, imparator hizmetkarlari tarafindan kemer üzerinde tasvir edilmi§tir. Öyle ki balik imgesi ta§iyan kolye cesaret sembolü olarak se9kin hizmetler kar§iliginda hizmetkarlara ödül olarak verilmi§tir (Aitkali 2021, s. 128).

Baligin görüldügü üzere Türk inang dünyasinda farkli manalara gelen 9e§itli tasvirleri bulunmaktadir. Bizim ele aldigimiz imgeler en ba§lica olan balik motiflerini olu§turmaktadir. Zira balik imgesi tarihi süre9te halklarin inan9 penceresine göre 9ok geni§ bir yayilim göstermi§tir, baliga farkli anlamlar atfedilmi§tir. Örnegin 620 senesinde Göktürk Kagani Tung Yabgu, dostlugunu göstermek amaciyla balik yumurtasi sunmak i9in £in'e bir el91 göndermi§tir (Ta§agil 2016, s. 151). Kuzey Asya Türk halklari arasinda yer alan Olta Salan Yigit (Karmak salgan cigit) adli masalda balik kismet motifi ile ili§kilendirilmi§tir: "Bu yigit, her gün balik tutarmi§. iki veya ü9 balik tuttugu zaman ise o sayida kedi veya köpek, ortak olmak i9in ortaya 9ikarmi§". Bazen ise balik destanlarda kurtarici sifatiyla yer almi§tir: "Mollalarla arasi iyi olmayan bir 9ocuk, kurtulmak i9in bir balik

Res. 7. Dogu Kazakistan bronz balik heykeli

Fig. 7. Bronze fish statue in East Kazakhstan Рис. 7. Бронзовая скульптура рыбы в Восточном Казахстане

oluyor. Molla da hemen turna baligi donuna girip onu kovaliyor. Yutmak istiyor; fakat gocuk kuzey denizlerinde görülen yuri§ baligi oluyor ve molla onu yutamiyor. Bundan sonra ku§ olup, Han'in penceresine konuyor" (Ögel 2014a, s. 677). Bu tarz örnekleri gogaltmak daha önce bahsi gegtigi gibi pek mümkündür. Sonug itibariyle Türk halklarinin gok geni§ bir alana yayilmi§ olmasi ve islamiyet, Hristiyanlik, Budizm gibi yeni inanglarla ya da yabanci halklarin ananeleri ile tani§malari Tengricilik devrinde olu§an maddi ve manevi kültürlerinin degi§ime ugramasina sebebiyet vermi§tir. Bu süregten balik imgesi de nasibini almi§tir.

Sonu?

Yazili kaynaklar incelendiginde tarihi süregte e§ sesli bir yapiya sahip oldugu görülen balik kelimesinin bugünkü anlamda kullanimi Sibirya'nin Neolitik ve Tung Devri yerle§ikliklerinin balikgilik faaliyetlerinin su kenarlarinda dolayisiyla ilk yerle§imlerinin de su, balgik kenarinda kurmu§ olmasiyla alakalidir. Bu yerle§imlerin zamanla kalici sabit ve tahkimli yerle§imlere dönü§mesi ise baligin

kent anlaminda kullanimina sebebiyet vermiçtir. Yani balik kelimesinin hem "kent" hem de "balik (hayvan)" anlaminin degiçkenligi Türklerin meskûn bulundugu cografyadaki iktisadi yapilariyla alakalidir. Fakat yazili ve arkeolojik kaynaklar incelendiginde Türklerin hayvancilikla geçindikleri, sulak alanlarda meskûn olmalarina karçin balikçilik ile çok ilgilenmedikleri görülecektir. Fakat genel kabule göre Avrasya cografyasi da dâhil olmak üzere konargöçer ya da göçebelikten evvel yerleçikligin oluçtugu, göçebelige yerleçiklikten sonra geçildigi ve bu yerleçikligin temelinin su kenarlarinda bulunan balikçilik meslegiyle alakali oldugu gör^ü hâkimdir. Bu sebeple Türkler de diger Avrasya halklari gibi balikçilik meslegine yabanci olmamiçlar, temel geçim kaynaklarina alternatif olarak balikçilikla ilgilenmiçlerdir. Baçta Güney Sibirya olmak üzere pek çok Türk halkinin (iskitler, Hunlar, Hazarlar, Bulgarlar, Kimek-Kipçaklar vd.) geçim faaliyetleri arasinda

balikçilik yer almiçtir. Bu husus arkeolojik ve yazili kaynaklar tarafindan da tasdiklenmiçtir. Balikçilik faaliyeti ile çok ilgili olmaksizin Türk sanatinda kullanilan balik imgesi ise baligin Türk toplumunun inanç sisteminde içgal ettigi konumu gözler önüne sermektedir. Özellikle irtiç ile Ob nehirleri havzalarinda bulunan Ural-Altay halklarina ait üzerinde balik motifi taçiyan çok sayida eser gün yüzüne çikartilmiçtir. Bu eserlerde yer alan balik imgelerinin eski Türk inanç sistemiyle baglantili oldugu varsayilirken, Türk sözlü gelenegine ait destan ve masallarda yer alan balik motifinin ise kültürel etkileçimler sonucu diç mençeli oldugu düçünülmektedir. Öyle ya da böyle balik imgesi Türk sanatinda yer edinmiç önemli hayvan motiflerinden birini oluçturmuçtur. Tarihi süreçte baligin geçirdigi bu degiçimi incelemek Türk toplumunda gerek iç gerek ise diç etkenli degiçen filolojik, dinsel ve içtimai unsurlari açiga çikarmak açisindan mühimdir.

KAYNAKLAR

Aitkali A. Arkeolojik ve Tarihi A?idan Dogu Kazakistan'daki Türk Dönemi Anitlan (VI-XII yy). Akdeniz Üniversitesi. Sosyal Bilimler Enstitüsü. Tarih ABD. Yayinlanmami§ Doktora Tezi, 2021. 292 s.

Akdeniz D., Sirtli A. Erken Dönem Mitolojisinde Afrodizyak Yiyeceklere Ait inani§lar // Journal of Tourism and Gastronomy Studies. 2020. 8 (4). S. 2745-2768.

Artamanov M. i. Hazar Tarihi. Istanbul: Selenge Yayinlari, 2008. 670 s.

Badakoglu U. Antik Kaynaklar ve Güncel £ali§malar I§iginda Sarmatlar-iskitler. Bilecik §eyh Edebali Üniversitesi. Sosyal Bilimler Ent. Tarih ABD. Yayinlanmami§ Yüksek Lisans Tezi. Bilecik, 2018. 165 s.

Bager A. Osmanli Devleti ve Gagauzlarla ili§kilerin ilk Devresine Dair Bazi Gözlemler. Gagauz Dili, Tarihi, Cografyasi ve inan? Sistemleri. I. Uluslararasi Devleti Olmayan Türk Topluluklari Bilgi §öleni. 2018. S. 9-22.

Bagtav §. Avrupa Hunlari. Türkler Ansiklopedisi. C. I. Ankara: Yeni Türkiye Yayinlari, 2002. S. 853-886.

Qoruhlu Y. Türk Mitolojisinin Ana Hatlari. istanbul: Kabalci Yayinlari, 2011. 256 s.

Durmug i. iskitler // Dogu Avrupa Türk Tarihi / Ed. O. Karatay ve S. Acar. istanbul: Kitabevi, 2018. S. 9-54.

Eliade M. Dinler Tarihine Giri§. istanbul: Kabalci Yayinlari, 2014. 455 s.

Girnati Seyahatnamesi. Haz. Fatih Sabuncu. istanbul: Yeditepe Yayinlari, 2011. 222 s.

Grakov B.N. iskitler. istanbul: Selenge Yayinlari, 2020. 372 s.

Herodotos. Tarih. £ev. m. Ökmen. istanbul: Türkiye i§ Bankasi Kültür Yayinlari, 2017. 817 s. ibn Fadlan Seyahatnamesi. £ev. r. §e§en. istanbul: Yeditepe Yayinlari, 2015. 78 s. Kalafat Y. Dogu Anadolu'da Eski Türk inan^larinin izleri. Ankara: Türk Dil Kurumu Yayinlari, 1995. 196 s. Divanu Lügati 't-Türk, Kaggarli Mahmud. Giri§-Metin-^eviri-Notlar-Dizin (Divanu Lugati't-Turk, Introduction-Text-Translation-Notes-Index). Haz. A. Ercilasun ve Z. Akkoyunlu. Ankara: TDK. 995 s.

Karatayev O. Eski Türk Devrindeki Kirgiz Etnik isimleri // Türkler Ansiklopedi. C. II. 2002. S. 377-385. Kazakstan arheologiyasi. Derekter men zertteuler. Red. Z. Sama§ev. T. III. Astana, 2013. 404 s. KuzuyevR. G. itil-Ural Türkleri. istanbul: Selenge Yayinlari, 2013. 539 s.

Minorsky V. Balgitzi "Lord of the Fishes // Wiener Zeitschrift für die Kunde des Morgenlandes. 1960. 56. 1960. S. 130-137.

Ögel B. Türk Kültür Tarihine Giri§ 1. Türklerde Köy ve §ehir Hayati (Göktürklerden Osmanlilara). Ankara, 1991. 495 s.

Ögel B. Türk Mitolojisi. C. I. Ankara: TTK Yayinlari, 2014. 745 s.

Ögel B. Türk Mitolojisi. C. II. Ankara: TTK Yayinlari, 2014a. 778 s.

Roux J. P. Türklerin ve Mogollann Eski Dini. Istanbul: Kabalci Yayinlari, 2011. 381 s.

Sümer F. Eski Türklerde §ehircilik. Ankara: TTK Yayinlari, 2014. 113 s.

Tagagil A. Kök Tengri'nin £ocuklari. istanbul: Bilge, Kültür Sanat, 2016. 368 s.

Theophanes. The Cronicle of Theophanes the Conffesor. Translation by Harry Turtledova. University of Pennsylvania Press Philadelphia, 1982. 204 p.

iНе можете найти то, что вам нужно? Попробуйте сервис подбора литературы.

Tolstov S. Oguz §ehirleri ve Oguzlar. £ev. E. §eremeteva. istanbul: Dogu Kütüphanesi, 2017. 123 s.

Topsakal i. Sibirya Tarihi. istanbul: Ötüken Yayinlari, 2017. 261 s.

Üstündag E. Mersin Baliklari. SÜMAE Yunus Ara§tirma Bülteni. 5 (2). Haziran 2005. S. 5-8. Бадетская Э.Д., Поляков А.В, Степанова Н.Ф. Свод памятников Афанасьевской культуры. Барнаул: Азбука, 378 с.

Бятикова О.Н. Лексика рыболовства в татарском литературном языке. Дите... канд. филолог. наук. Казань, 2003. 214 с.

Киселев С.В. Древняя история Южной Сибири. М.: АН СССР, 1951. 642 с.

Плетнева С.А. От кочевий к городам. Салтово-маяцкая культура // МИА. № 142. М.: Наука, 1967. 198 с.

Руденко С.И. Культура населения Горного Алтая в скифское время. М.-Л.: Наука, 1953. 401 с. Руденко С.И. Культура населения Центрального Алтая в скифское время. М.-Л.: Наука, 1960. 360 с. Трубачев О.Н. Труды по этимологии. Слово-история-культура T. I. М.: Языки славянской культуры, 2002. 708 с.

Хамидуллин Б. Письмо Иосифа // История татар. Т. 2. Волжская Булгария и Великая степь / Отв. ред. Ф.Ш. Хузин. Казань: РухИЛ, 2006. C. 660-669.

Хузин Ф.Ш., Набиуллин Н.Г. Булгарский город Джукетау на Каме (по материалам раскопа III 1991, 1993 г.) // Археологическое изучение булгарских городов / Ред. Ф.Ш. Хузин и др. Казань: Мастер Лайн, 1999. С. 90-113.

Yazar Hakkinda Bilgi:

Meltem Akinci. Ph.D (c). Akdeniz Üniversitesi. Sosyal Bilimler Enstitüsü. Tarih Anabilim Dali. Antalya: mltm.akinci@hotmail.com. https://orcid.org/0000-0003-0807-1113.

REFERENCES

Aitkali, A. 2021. Arkeolojik ve Tarihi A9idan Dogu Kazakistan'daki Türk Dönemi Anitlari (VI-XII yy). Akdeniz Üniversitesi. Sosyal Bilimler Enstitüsü. Tarih ABD. Yayinlanmami§ Doktora Tezi.

Akdeniz, D., Sirtli, A. 2020. In Journal of Tourism and Gastronomy Studies. 2020. 8 (4). 2745-2768 (in Turkish).

Artamanov, M. i. 2008. Hazar Tarihi. istanbul: Selenge Yayinlari.

Badakoglu, U. 2018. Antik Kaynaklar ve Güncel Qali^malar Igiginda Sarmatlar-iskitler. Bilecik §eyh Edebali Üniversitesi. Sosyal Bilimler Ent. Tarih ABD. Yayinlanmami§ Yüksek Lisans Tezi. Bilecik.

Ba§er A. 2018. Osmanli Devleti ve Gagauzlarla ili§kilerin ilk Devresine Dair Bazi Gözlemler In Gagauz Dili, Tarihi, Cografyasi ve inang Sistemleri. I. Uluslararasi Devleti Olmayan Türk Topluluklari Bilgi §öleni, 9-22.

Ba§tav §. Avrupa Hunlari. 2002. Türkler Ansiklopedisi. C. I. Ankara: Yeni Türkiye Yayinlari, 853-886.

£oruhlu, Y. 2011. TürkMitolojisinin Ana Hatlari. istanbul: Kabalci Yayinlari.

Durmu§, i. 2018. In Dogu Avrupa Türk Tarihi. istanbul: Kitabevi, 9-54.

Eliade, M. 2014. Dinler Tarihine Giri§. istanbul: Kabalci Yayinlari.

Girnati Seyahatnamesi 2011. Haz. Fatih Sabuncu. istanbul: Yeditepe Yayinlari.

Grakov, B. N. 2020. iskitler. istanbul: Selenge Yayinlari.

Herodotos. 2017. Tarih. Qev. M. Ökmen. istanbul: Türkiye i§ Bankasi Kültür Yayinlari. Divanu Lügati't-Türk, Ka§garli Mahmud. Giri^-Metin-Qeviri-Notlar-Dizin (Divanu Lugati 't-Turk, Introduction-Text-Translation-Notes-Index). Haz. А. Ercilasun ve Z. Akkoyunlu. Ankara: TDK. 2015. ibn Fadlan Seyahatnamesi. £ev. R. §e§en. istanbul: Yeditepe Yayinlari. Kalafat, Y. 1995. Dogu Anadolu'da Eski Türkinanglarinin izleri. Ankara: Türk Dil Kurumu Yayinlari. Karatayev O. 2002. In Türkler Ansiklopedi. C. II., 377-385.

Samashev, Z. (ed.). 2013. Kazakstan arheologiyasi (Archaeology of Kazakhstan) T. III. Kuzuyev, R. G. 2013. Itil-Ural Türkleri. Istanbul: Selenge Yayinlari.

Minorsky, V. 1960. Balgitzi "Lord of the Fishes. Wiener Zeitschrift für die Kunde des Morgenlandes, 130-137.

Ögel, B. 1991. Türk Kültür Tarihine Giri§ 1. Türklerde Köy ve §ehir Hayati (Göktürklerden Osmanlilara). Ankara.

Ögel, B. 2014. TürkMitolojisi. C. I. Ankara: TTK Yayinlari.

Ögel, B. 2014a. Türk Mitolojisi. C. II. Ankara: TTK Yayinlari.

Roux, J. P. 2011. Türklerin ve Mogollarm Eski Dini. istanbul: Kabalci Yayinlari.

Sümer, F. 2014. Eski Türklerde Çehircilik. Ankara: TTK Yayinlari.

Taçagil, A. 2016. Kök Tengri'nin Çocuklari. istanbul: Bilge, Kültür Sanat.

Theophanes. 1982. The Cronicle of Theophanes the Conffesor. Translation by Harry Turtledova. University of Pennsylvania Press Philadelphia (in English).

Tolstov, S. 2017. Oguz Çehirleri ve Oguzlar. Çev. E. Çeremeteva. istanbul: Dogu Kütüphanesi.

Topsakal, i. 2017. Sibirya Tarihi. istanbul: Ötüken Yayinlari.

Üstündag E. 2005. In SÜMAE Yunus Araçtirma Bülteni. 5 (2). Haziran. 5-8.

Badetskaya, E. D., Polyakov, A. F, Stepanova, N. F. 2014. Svod pamyatnikovAfanas'yevskoy kul 'turi (Corpus of monuments of the Afanasievo culture). Barnaul: "Azbuka" Publ. (in Russian).

Byatikova, O. N. 2003. Leksika rybolovstva v tatarskom iazyke (The vocabulary of fishing in the Tatar literary language). Thesis of Diss. of Philological Sciences Kazan (in Russian).

Kiselev, S. V. 1951. Drevniaia istoriia Iuzhnoi Sibiri (Ancient history of Southern Siberia). Moscow: Academy of Sciences of the USSR (in Russian).

Pletneva, S. A. 1967. Otkochevii kgorodam. Saltovo-maiatskaia kul'tura (From Camps to Towns. Saltovo -Mayaki Culture). Materialy i issledovaniia po arkheologii (Proceedings and Research in Archaeology of the USSR) 142. Moscow: "Nauka" Publ. (in Russian).

Rudenko, S. I. 1953. Kul'tura naseleniia Gornogo Altaia v skifskoe vremia (Culture of the Population of Gorny Altai in the Scythian Time). Moscow; Leningrad: "Nauka" Publ. (in Russian).

Rudenko, S. I. 1960. Kul 'tura naseleniia Tsentral'nogo Altaia v skifskoe vremia (Culture of the Population of Gorny Altai in the Scythian Time). Moscow; Leningrad: "Nauka" Publ. (in Russian).

Trubachev, O. N. 2002. Trudy po etimologii. Slovo-istoriia-kultura (Works on etymology. Word-history-culture) 1. Moscow: "Iazyki slavianskoi kul'tury" Publ. (in Russian).

Khamidillin, B. 2006. In F. Sh. Khuzin (ed.). Istoriya tatar s drevnejshih vremen (v semi tomah) (History of the Tatars since ancient times (in seven volumes). 2. Kazan: "RukhIL" Publ., 660-669. (in Russian).

Khuzin, F. Sh., Nabiullin, N. G. 1999. In Khuzin, F. Sh., et al. (eds.). Arkheologicheskoe izuchenie bulgar-skikh gorodov (Archaeological Study of Bulgar Towns). Kazan: "Master-Line" Publ., 90-113 (in Russian).

About the Author:

Meltem Akinci. Ph.D(c), Akdeniz University, Institute of Social Sciences, Department of History. Dumlupinar Boulevard 07058 Campus, Antalya, Turkey; mltm.akinci@hotmail.com

Информация об авторе:

Акынджи Мелтем, докторант, Университет Акдениз (г. Анталия, Турция); mltm.akinci@hotmail. com.

Статья поступила в журнал 01.04.2021 г. Статья принята к публикации 01.04.2021 г.

i Надоели баннеры? Вы всегда можете отключить рекламу.