Научная статья на тему 'OSMANLI DEVLETİNİN KAFKAS POLİTİKASI – TÜRK-MÜSLÜMAN ÖRNEĞİNDE (1914-1918 YILLARINDA)'

OSMANLI DEVLETİNİN KAFKAS POLİTİKASI – TÜRK-MÜSLÜMAN ÖRNEĞİNDE (1914-1918 YILLARINDA) Текст научной статьи по специальности «История и археология»

CC BY
87
24
i Надоели баннеры? Вы всегда можете отключить рекламу.
Журнал
Endless light in science
Область наук
Ключевые слова
I. Dünya Savaşı / Osmanlı devleti / Kafkasya / Türkçülük / Türk-Müslüman halkları

Аннотация научной статьи по истории и археологии, автор научной работы — Bayi̇M Nadi̇R Abdulla

20. yüzyılın başlarında dünyada yaşanan siyasi ve sosyal (sosyopolitik) süreçler dünyanın siyasi manzarasının şekillenmesine ve insanlık tarihinde köklü değişikliklere sebep oldu. I. Dünya Savaşı sadece o zaman mevcut olan imparatorluklar için değil, aynı zamanda uluslar ve etnik azınlıklar için de deneme meydanına dönüştü. Osmanlı İmparatorluğu’nun "Kafkasya evi" kurma ve bu halkları Türkiye çatısı altında birleştirme fikri, I. Dünya Savaşı sırasında ve savaş yıllarında, Kafkasya halkları arasında büyük ilgiyle karşılanmıştı. Bu nedenle Osmanlı İmparatorluğu, Kafkasya'da yaşayan Türk-Müslüman halkların dikkat merkezindeydi. Osmanlı İmparatorluğu sırasıyla islam dininin ve Türk dilinin üstünlüğünden yararlanarak anti-Rus propagandası yapıyordu. Bu makalede Osmanlı İmparatorluğu'nun savaş öncesi Kafkasya'da yapılan “Pantürkizm” ve “Panislamizm” görüşünün yayılması gibi konular yer almıştır. Makale’de ayrıca Osmanlı itilaf askeri blokunun yanında olan Rusya İmparatorluğu'nun Avrupa'da yürüttüğü savaşta zayıflatmak, Osmanlı İmparatorluğu lehine Kafkasya'da cephenin açması ve ayrıca Rus İmparatorluğu'nu içten atmak amacıyla yerel halklardan yardımcı olmak konularında yer bulmuştur. Son olarak bu makale’de savaş yıllarında Kafkas cephesinde Türk-Müslüman halklarınının etkinliği, Kafkasya'da bağımsız Türk-Müslüman devletlerinin kurulmasında Osmanlının rolü derinden detaylı bir biçimde tartışılmıştır.

i Надоели баннеры? Вы всегда можете отключить рекламу.

Похожие темы научных работ по истории и археологии , автор научной работы — Bayi̇M Nadi̇R Abdulla

iНе можете найти то, что вам нужно? Попробуйте сервис подбора литературы.
i Надоели баннеры? Вы всегда можете отключить рекламу.

Текст научной работы на тему «OSMANLI DEVLETİNİN KAFKAS POLİTİKASI – TÜRK-MÜSLÜMAN ÖRNEĞİNDE (1914-1918 YILLARINDA)»

UDC 94

OSMANLI DEVLETiNiN KAFKAS POLiTiKASI - TÜRK-MÜSLÜMAN ÖRNEGiNDE

(1914-1918 YILLARINDA)

BAYiM NADiR ABDULLA

Ba§ ögretmen, Bölgesel £ali§malar Bölümü, Azerbaycan Diller Üniversitesi, Bakü, Azerbaycan

Özet

20. yüzyilin ba§larinda dünyada ya§anan siyasi ve sosyal (sosyopolitik) süregler dünyanm siyasi manzarasmm §ekillenmesine ve insanlik tarihinde köklü degi§ikliklere sebep oldu. I. Dünya Sava§i sadece o zaman mevcut olan imparatorluklar igin degil, ayni zamanda uluslar ve etnik azinliklar igin de deneme meydanina dönü^tü.

Osmanli imparatorlugu'nun "Kafkasya evi" kurma ve bu halklari Türkiye gatisi altinda birle§tirme fikri, I. Dünya Sava§i sirasinda ve sava§ yillarinda, Kafkasya halklari arasinda büyük ilgiyle kar§ilanmi§ti. Bu nedenle Osmanli imparatorlugu, Kafkasya'da ya§ayan Türk-Müslüman halklarin dikkat merkezindeydi. Osmanli imparatorlugu sirasiyla islam dininin ve Türk dilinin üstünlügünden yararlanarak anti-Ruspropagandasiyapiyordu. Bu makalede Osmanli imparatorlugu'nun sava§ öncesi Kafkasya'dayapilan "Pantürkizm" ve "Panislamizm"görü§ününyayilmasi gibi konularyer almi§tir.

Makale'de ayrica Osmanli itilaf askeri blokunun yaninda olan Rusya imparatorlugu'nun Avrupa'da yürüttügü sava§ta zayflatmak, Osmanli imparatorlugu lehine Kafkasya'da cephenin agmasi ve ayrica Rus imparatorlugu'nu igten atmak amaciylayerel halklardanyardimci olmak konularindayer bulmu§tur. Son olarak bu makale'de sava§ yillarinda Kafkas cephesinde Türk-Müslüman halklarininin etkinligi, Kafkasya'da bagimsiz Türk-Müslüman devletlerinin kurulmasinda Osmanlinin rolü derinden detayli bir bigimde tarti§ilmi§tir.

Anahtar kelimeler: I. Dünya Sava§i, Osmanli devleti, Kafkasya, Türkgülük, Türk-Müslüman halklari

I. Dünya Sava§i döneminde en karma§ik bölgelerden biri olan Kafkasya, sava§ öncesinde bir9ok büyük devletlerin ve ayni zamanda Osmanli devletinin de politik-askeri, strateji ve iktisadi ilgi odagindaydi. Osmanli devletinin Kafkaslara olan ilgisi sadece jeopolitik konumu ile degil, burada ya§ayan Türk ve Müslüman halklarla manevi, dini, dilsel ve kültürel bagliliklari ile de a9iklanmaktadir.

Türk ve Müslüman halklari, Osmanli'nin I. Dünya Sava§i döneminde Kafkasya Cephesi'nde ger9ekle§tirdigi sava§ta 9ok önemli bir yere sahiptir. Osmanli'nin son yillarda devlet kurumlarinda egemen yer kaplayan yeni ideolojiye sahip olmu§ ittihat9ilarin gelmesi ile devletin di§ politikasinda degi§im ba§latilmi§, di§ politikanin islamcilik, Osmanlicilik ve Türk9ülük akimlariyla yürütülmesi ama9lanmi§tir. Bu ü9 akimdan biri olan Türk9ülük ya da Turancilik, Kafkasya'da ve Orta Asya'da ya§ayan Türk ve Müslüman uluslarin Ruslarin sömürge baskisindan kurtulmasini ve bu halklarin yüzyillardir süren bagimsizligini uygulamayi ama9lamaktaydi. Bu amacin hayata ge9irilmesini en 9ok isteyenlerden biri de Enver Pa§a idi. Bu nedenle Enver Pa§a hayati süresince Kafkasya'da sadece Azerbaycan ve Dagistan Türkleri i9in degil, bütün Kafkas Müslümanlari i9in de kurtulu§ ümitleri beslemi§ ve bu ama9 i9in 9ali§mi§tir [22, s.38].

19. yüzyilin sonlarindan itibaren, Kafkasya'daki Türk-Müslüman halklar arasinda ba§latilan Kafkas Uluslarinin Uyani§i ve Türk9ülük hareketinin temelini olu§turan Pan-Türk9ülük ve Pan-islam görü§lerinin yayginla§tirilmasi Birinci Dünya Sava§i öncesinde geni§letildi. Pan-Türk9ülük ideolojisi 19. yüzyilin sonunda resmi kültürel "Rusla§tirma" politikasina bir cevap olarak dogan ve henüz olgunla§mami§, Rusya'daki tüm Türklerle Osmanli Türkleri arasinda bir bag olu§turacagi dü§ünülen

kültürel Türk9ülük ideolojisidir [14, s. 30-31]. Bu ideolojinin temel amaci Avrasya'da ya§ayan tüm Türklerin bütünle§mesini ve tek bir Türk devleti olan Büyük Turan Devleti'nin kurulmasini saglamakti. 1880'li yillarin ba§inda, ismail Bey Gaspirali Osmanli ve Rus imparatorlugunda ya§ayan Türk-Tatar toplumlarini bir federasyonda birle§tirilmesini önerdi [13,s.132 ]. ismail Bey Gaspirali tarafindan ortaya atilan Türk halklari arasindaki "dil, dü§ünce ve i§te birlik" fikri uzun sürede Rus imparatorlugu'u baskisi altinda olan Türkler arasinda süratla yayginla§ti [18, s.496 ].

Kafkasya'nin tek bir merkezde toparlanmasi, Kafkas Evi'nin kurulmasi, gurbette ya§ayan Kafkaslarin Türk-Müslüman aydinlari tarafindan önerilmi§, ve daha sonralar Osmanli tarafindan da desteklenmi§tir. Kafkas Evi, Kafkas halklarini ortak bir 9ati altinda bir araya getirecek, ekonomik ve siyasi birligini yansitacakti.

Bu dü§üncenin ger9ekle§tirilmesi ifin önemli adimlar atilmasini, yerli halk arasinda okuma ve yazma egitimi yayginla§tirilmasini, halkin özgürlük mücadelesinin sistematik bir §ekilde kurulmasini ve bu dogrultuda kapsamli giri§imlerde bulunulmasini öngörüyordu. Türk aydinlari, Rusya'da ya§ayan Türkler arasinda aydinlanma fikirlerini te§vik etmek, nüfus i9inde cehaleti gidermek, Türklerin ulusal kimligini korumak ve Türk dünyasini canlandirmak i9in faaliyyete ge9tiler. Bu gibi görevleri yerine getirmek i9in asil sorumluluk basin ve gen9 aydinlarin üzerindeydi.

Kafkas Türkleri arasinda Türk fikirlerinin tanitiminda basinin faaliyeti olduk9a önemliydi. Bundan dolayi 19. yüzyilin sonlarina dogru Kafkasya'da basini geli§tirmek i9in somut adimlar atildi.

"10 Nisan 1883 yilinda Rus imparatorlugu'nda ya§ayan 14 milyonluk Türk halkinin tarihi boyunca Ekinci (1875-1877), Ziya ("Ziyayi-Qafqasiyya" (1879-1884)) ve Ke§kül (1883-1891) gazetelerinden sonra dördüncü gazete olan Tercüman gazetesi de yayinlandi. ilk yillarda 320 kopya ile yayimlanan gazetenin basim sayisi sonralar 20 bine kadar artti. Tercuman gazetesi, 1905 yilinin 10 §ubat tarihinden 1918 yilina kadar yalnizca Türkce yayinlandi" [20, s.11].

Yukarida adlari ge9en gazetelerde yayginla§tirilmaya 9ali§ilan Türk9ülük ideolojisi, Rus imparatorlugu'nun boyundurugunda yüzyillardir ezilen kültürleri, dilleri ve dinleri i9in zulüm görmü§ Türk halklarinin ulusal bilincinin olu§masi ve geli§tirilmesinde olaganüstü bir rol oynami§tir.

20.yüzyilin ba§larinda Rus £arligi'nin ba§arisiz di§ politikasi ülke genelinde panik ve gerginliklere sebep olmu§tur. i§9inin ve köylü sinifinin i§ten 9ikarilmasi, nüfusa yönelik ayrimcilik politikasi, yerli halklara kar§i asimilasyon politikasi, insanlarin siyasi görü§lerine müdahele edilmesi, ifade özgürlügüne getirilen kisitlamalar, yerli halklar arasinda hakli olarak memnuniyetsizlige yol a9ti. Rus £arligi, 9ikan bu gerginlikleri bastirmak i9in sert ve baskici tedbirler aldi. 20.ci yüzyilin ba§larinda 1906'da Vladikavkaz'da askeri mahkemeler fealiyyete ge9di. Tersk bölgesinde askeri müdaheleler ba§latildi. Polis yerli halka kar§i baski uyguladi ve basin kurumlari kapatildi [9, s.156].

Yetkililerin yürüttügü sömürge politikasinin kurbanlari arasinda siradan insanlarla birlikde egitimli, 9agda§ dü§ünen insanlar da bulunmaktaydi. Bölgede uygulanan bu baskici politikanin sonucu olarak, Kafkasya'da ya§ayan bilim insanlari ve aydinlari yakin ülkelere gö9 etmek zorunda kaldilar.

1908'de Osmanli imparatorlugu'nda ya§anan siyasi kari§iklik, Sultan Abdülhamit'in tahtan indirilmesi ve Kafkasya'dan Türkiye'ye gö9 eden insan sayisinda önemli bir arti§a neden oldu. Siyasi baskidan kendini ve ailesini gü9lükle kurtaran ve Türkiye'ye gö9 etmek zorunda kalan Agaoglu, o dönemi §öyle anlatmaktadir: "Agir baski altinda olanlar arasinda bulunmaktaydim. Yalniz benim degil, ailemin bari§ ve refahi da tehlikede idi. 1908'de Türkiye'de Devrim ba§lami§di. Bunu duydugum an hemen 1908 yilinin sonunda istanbul'a ka9tim" [10, s.24 ].

Türkiye'ye gö9 eden mülteciler, siyasi faaliyetlerine burada da devam ettiler; Türk Toplumu ve Türk Ocagi gibi dernekler kurdular. Kurulan derneklerin temel amaci, Türk bilincini gü9lendirmek, Türk ideolojisini yayginla§tirmak ve tüm Türklerin kullanabilecegi ortak dilin olu§turulmasiydi. Ali bey Hüseynzade, Nasib Bey Yusufbeyli, Ahmed Bey Agaoglu, Yusif Ak9ura, ismayil Bey Gasparli, Fuad

Bey Köprülüzade ve onlarla aydinlar tarafindan birlikte kurulan bu dernekler, Tür^ülüge ve Türk ulusunun yükseli§ine büyük hizmette bulunmuçtur [10, s.25-26].

Osmanli ve Almanya, Rus imparatorlugunun Avrupa'daki savaçini önlemek için Müslümanlar'in yaçadigi Kirim, Kazan, Ufa, Orenburg, Kafkaslar ve Orta Asya'da Müslümanlar arasinda Türk ve islam ideolojisini yaymak için bir dizi i§ yapmi§tir. Soruçturmalara göre, Osmanli devleti Rus imparatorlugu topraklarinda Türk ideolojisini yayginlaçtirmak için 1907'de 5 bin lira yardim ayirmiçtir [15, s.11].

Bundan ba§ka Stanford Osmanli Devleti Birinci Dünya Sava§i Yillarinda adli kitapinda §öyle belirtmiçdir: "Osmanli 1910'da Moskova, Odessa, Tiflis'te baçkonsolosluq, Batum, Kars, Novorossisk, Rostov on Don, Sevastopol, St.Petersburg ve Varçova'da konsolosluklari açmi§ti" [19, s.1154].

Almanlarla içbirligi çerçivesinde islamin yayilmasinda alman asilli Max von Oppenheimin önemli görevler üstlenmi§tir. O, esaret altindaki Müslümanlara örgütlendirmek için islam ideolojisinin ana fikirlerinin bulundugu Arapça, Türkçe, Urduca ve diger dillerde gazete ve bro§ürler bastirilarak dagitilmi§tir. 1915 yilinin Mart ayindan 1917 yilinin yazina kadar, Berlin ve istanbul'da El-Cihad gazetesi yayimlandi [19, s.1216].

Osmanli Kafkasya'da bunlarin yani sira birçok gizli faaliyetlerde de bulundu. Te§kilat-i Mahsusa (Osmanli istihbarat Teçkilati) öncelikle bölgedeki Türk ve diger Müslüman halklarla irtibata geçmi§ ve bilgi toplamaya ba§lami§tir. Bu faaliyyetler neticesinde ilerleyen dönemlerde, bölge halklari Bolçevik Ruslara karçi ayaklanmiçtir [22, s.42 ].

I. Dünya Sava§i yillarinda Enver Pa§a Ahmet Agaoglu'na Azerbaycan'da "Difai" örgütünü, istanbul'da da ba§ta Mu§ir Tuga Fuat Pa§a olmak üzere Kuzey Kafkasli seçkin çahsiyetlere de "Türk Sihhî Misyonu" örgütünü kurdurmuçtur. Örgüt Kafkaslarda Çerkesleri ayaklandiracak, ba§ina bir Osmanli §ehzadesi getirilecek, bir kaç bölgeden oluçacak bir devletin teçkiline çaliçacakti [21].

Kafkasya'da örgüt faaliyyetinde bulunan ba§ka bir organizasyon da Kafkasya Komitesi adli kurumdu. Komitenin asl amaci Kafkas halklarinin ba§latmi§ olduklari bagimsizlik mücadelesinin Türkiye'nin korumasi altina alinmasini saglamak olmu§tu. Komiteni yönetmek üzere özel bir baçkanlik oluçturuldu. Baçkanligin üyeleri istanbul'da ziraat profesörü Çerkez asilli Aziz Mekker, Osmanli ordusunda saglik müfetti§i Dagistanli Dr. isa Kotseki, Hristiyan Gürcüstanli George Matschabelli ve Azerbaycanli Selim Bebutov gibi taninmiç §ahsiyetlerden oluçuyordu [22, s.44].

Komite, hedeflerini gerçekleçtirmek için faaliyetlerini geniçletti ve yukarida belirtilen kiçilerden oluçan bir temsilci qrup ile Berlin ve Viyana'ya gittiler. Kafkasya'da jeo-federal devlet oluçturulmasi için planlarini ve "Özgür Kafkasya" amaci ile Alman ve Avusturya-Macaristan yöneticilerine sunmuçturlar [12]. Ama komite amacina ulaçmadan 1916'da iç çatiçma nedeniyle dagildi.

"Kafkas halklari arasinda bir ba§ka önemli çaliçma Fazil Paçanin öncüllügünde Dagistanli Avar ve Çeçenlerden müte§ekkil bir halk askeri gücün oluçturulmasi ve bölgedeki Gürcü ve Kürtlerin de katilacagi büyük bir ayaklanmanin baçlatilmasiyla ilgili yapilan çaliçmalardi. Ama, özellikle Gürcülerin, Batili ülkelerin faaliyetlerinden etkilenerek Osmanli Devleti'ne mesafeli durmasi nedeniyle planlanan hedeflere istenilen hizda ula§ilmami§tir" [22, s.44].

1914'te I. Dünya Savaçi'nin patlak vermesiyle sava§a girmeyi amaclamayan Osmanli Devleti tarafsizligini ilan etti, ama çok geçmeden Almanya tarafindan ingiltere, Fransa ve Rusiya'ya kar§i sava§a girdi. Türkiye'nin de diger devletler gibi bu savaçtan kendi beklentileri vardi.

"Osmanli Devleti'nin Kafkasya'da sürdürülen savaçin amaci üç açamali olarak belirlenmiçti. Birincisi, 1877-78 Sava§i sonunda Ruslara birakilmi§ olan Batum, Ardahan ve Kars'in geri alinmasiydi. ikincisi ise, önceki savaçlarda Ruslarin yönetimine giren Kafkas halklarinin ve de en çok Müslümanlarin Rus yönetiminden kurtarmakti. Üçüncü acamaya gelince Hazar Denizi dolaylarinda Orta Asya'da yaçayan Türklerle temasa geçerek Turan planini gerçekleçtirmek amaçlanmaktaydi" [6, s.508].

Kafkasya cephesindeki önemli savaçlarin olmamasina ragmen, Enver Paça'nin planlari için Kafkasya önemli cephelerden biriydi. Kafkas halklari arasinda yürütülen uzun vadeli planlarin gerçekleçmesi, "Büyük Turan" devletin kurulmasi için Kafkasya aslinda önemli bir kapiydi. I. Dünya Savaçi bu amacin gerçekleçtirilmesine bir nevi yol açti. Kafkasya'daki Türk ve Müslüman halklarindan olan beklenti yeterince büyüktü. Osmanli Devleti, Rusya yönetiminde baski altinda yaçayan Kafkasya halklarinin ayaklanacagini, çikabilecek herhangi bir iç savaçin ülkeyi kari§tiracagini ve güc kaybedecegini dü§ünmekteydi. Kafkas halklari, kendi özgürlüklerine sahip olmak ve bagimsiz devletlerinin kurulmasi için tek araç olarak Osmanli Devleti'ne dayaniyorlardi.

Türkiye, Suriye-Filistin, Dogu Trakya, iran ve diger bölgelerde sava§a devam ederken askeri birliklerin büyük çogunlugu Kafkasya cephesinde yogunlaçti. Aslinda bu durumdan yola çikarak, Osmanlinin I. Dünya Savaçi'nda Kafkasya'ya özel ilgi göstediyi kanaatine varila bilinir. Askeri operasyonlarda toplam 190 min kiçilik 3 ordu vardi. Türkiye'nin 40 piyade bölügünün 11'i bu orduda hizmetetmekteydi [3, s.179].

11 Kasim 1914'te Osmanli padiçahi V. Mehmet, Rusya, ingiltere ve Fransa'ya kar§i kutsal bir sava§ ilan etti ve tüm Müslümanlari "Büyük Cihad" çagrisinda bulundu. Osmanli Devletinin savaça kariçmasi Kafkas halklari arasinda fikir ayriligina neden oldu. Nüfusun bir kismi Osmanli savaçini desteklemesine ragmen, bazilari da Çarin karçisinda sadakat andi içiyorlardi. Daglilar savaçmaktan, Çar yönetimine hizmet etmekten kaçinir, ordudan kaçdiklari halde, bazi üst düzey yetkililer, özellikle de ekonomik ilgi ve ticaret faaliyeti olanlar, Çarlik Rusya'sina itimat ediyorlardi.

"Böylece, 8 Aralik 1914'te yapilan IV Müslüman kongresinde Türk-Müslüman aydinlari Çarlik Rusya'sina kesin olarak itimad gösterdiklerini belirtdiler. Kongrenin katilimcilari tarafindan Rus ordusuna yardim etmek için bir dizi önlem uygulanmasina karar verildi. Bakü Petrol Sanayicileri Kongresi Konseyi, Agustos 1914'te hastanenin organizasyonu için Kizilhaç Komitesi adina yarim milyon ruble bagiçta bulunma karararini aldi" [3, s.183].

Entelektüellerin yani sira din adamlari da Rus imparatorlugu'nu bu savaçta desteklemek için halki yönlendirdi. Büyük Cihat'in ilanindan sonra, Orenburg Müslüman Ruhani Konseyi Baçkani Mufti Sultanov, Rusiya'daki Müslümanlarin, Almanya, Avusturya-Macaristan ve ayni zamanda Osmaliya kar§i sava§a katilmaya davet ediyordu [19, s.1154].

Bunun yani sira, Müslümanlarin Osmanli subaylarina yardim ettigine dair bazi belgeler bulunmaktadir. Çar hükümeti taraftarlari, Azerbaycanli milyonerler Tagiyev, Murtuza Muhtarov ve Musa Naghiyev'in, Türk Konsoloslugu'na Osmanli ordusu için 770 000 ruble, Türk Kizilay Dernegine 60.000 ruble yardimda bulunulduguna dair bilgiler mevcuttur [4, s.85].

Osmanlilar sava§a girdiklerinde Türkçülük faaliyetleri daha da belirgin hale geldi. Rus hükümetine kar§i yerli halklari ayaklandirmak için 60 Türk subayi Kafkasya'ya gönderildi. A.Çalikov ve i.Heyderov, Kuzey Kafkasya'daki islam görü§lerinin tarafdarlari ve Kafkasyayi Türkiye akidesi ile birleçtirmek çabasi gösteren en önemli kiçilerdi [11, s.540].

Ayrica, Kafkasya'nin savaççi ve cesur halklarinin temsilcilerinden olu§an özel bir grup oluçturulmasi amaçlandi. 20-30 000'lik grup üyeleri Çerkesler, Çeçenler ve Müslüman Gürcülerden oluçmaliydi [19, s.1152].

Çar hükümeti uzunca bir süre Türk-Müslüman halklarini askeri hizmetden ayri tutarak, onlara kar§i bir ayrimcilik politikasi izledi. Bu politikanin asil sebebi,Türk ve Müsülman halklara itimad etmemesi ve Osmali Devleti'ne dogru egilim gösterecekleri korkusuydu. Kafkasya'nin Müslüman kesmi askeri hizmetin karçiliginda özel vergi ödüyorlardi. Halk askerlik görevden soyutlanmi§, sava§ yetkileri kisitlanmiçti. Türk-Müslüman uluslara kar§i yapilan bu tür bir ayrimcilik, Kafkasya'nin Hiristiyan nüfuzu olan Gürcü ve Ermenilere uygulanmiyordu. Rus ordusunda çok sayida Gürcüler ve Hiristiyan subay ve general yüksek mevkilerde bulunmaktalardi [22, s.42].

Müslümanlarin orduya çagrilmamasina ragmen, birçok Azerbaycanli gönüllü Çarlik Rusyasinin ordusunda görev yapmaktaydi. Bu süre zarfinda yaklaçik 200 Azerbaycanli subay savaçta görev almi§ti. Bunlarin arasinda Azerbaycan halkinin yigit evlatlari Samed bey Mehmandarov, Aliaga §ixlinski va Hüseyn-han Nahçivanski var idi [8, s.28].

Ama buna ragmen 1914-cü ilda Rus-Austurya cephesinde yeni askeri birlik ortaya çikti. Kafkas Süvari Tümeni daha çok "Vah§i Tümen" olarak bilinmekteydi. Tümenin %90-i gönüllü katilim saglayan Müsülman halklardan teçkil edilmi§ti [1, s.10]. Azerbaycan ve Dagistan vatandaçlardan oluçan ve Çuça'da düzenlenen "Tatar Süvari Tümeni" de bu tümene dahil edildi.

Türkiye'nin sava§ baçlangicinda üstünlük kazanma giri§imi baçarisiz oldu. 1915 yilinda Rusyanin yapidigi baçarili askeri operasyonlar sonucunda Erzurum ve Trabzon Rusya tarafindan içgal edildi. 1916 yazinda Kafkas Cephesi Türkiye'nin iç kesimlerine dogru 250 km ilerledi [11, s.398]. Kafkasya savaçinda Türklerin yenilmesi, Kafkasya'da yaçayan Müslümanlarin kar§ila§tigi tehlikelere yol açti. Kisa sürede mülteciler Anadolu'ya, Kafkasya'ya dogru akin etmeye baçladilar.

1916'nin sonlarinda I. Dünya Savaçi'nin yarattigi problemler, Rusya'daki siyasi krizin derinleçmesine yol açti. Çeçitli cephelerde askeri yenilgiler, ekonomik kriz, siyasal ve temel insan haklarininin sinirlanmasi Çarlik Rusya'sini ulusal devrimin eçiyine getirdi [8, s.236]. Nihayet, politik süreçlerin bir sonucu olarak 1917 §ubat devriminin sonucu olarak Romanovlarin 300 yillik yönetimi son buldu ve Kafkasya'daki Rus gücü giderek zayifladi.

1918 yilinin ilkbaharinda, Güney Kafkasya'daki askeri-politik durumlar daha da §iddetlendi. Rus ordusunun Kafkasya cephesinden geri çekilmesi ve Erzurum'un 12 Mart 1918 yilinda 36. Türk Birligi tarafindan ele geçirilmesiyle Türk birliklerinin Güney Kafkasya'ya giden yolu açilmiç oldu. 14 Nisan'da Türk ordusu Batum'u, daha sonra Kars'i, Ardahan'i ve Aleksandropol'u (Gümrü) ele geçirdi [5, s.236].

3 Mart 1918'de Rusya ile Almanya, Avusturya-Macaristan, Bulgaristan ve Türkiye arasinda Brest Litovsk Bari§ Antlaçmasi imzalandi [16, s.282]. Brest Litovsk Antlaçmasi sonucu olarak Çar Ordusu geri çekilmeye baçladi. Birinci Dünya Sava§i sirasinda Ermeniler, imparatorlugun Kafkas cephesindeki sadik hizmetkârlariydi ve Rus ordusunda görev yapmaktalardi. Tarihin bu açamasinda, Ermeniler "ikiyüzlü" rollerini oynuyorlardi.

Silahli Ermeni haydutlari, Rus ordusu geri çekildikce Türk köylerine saldiriyor, sivil insanlari öldürüyor, köyleri ate§e veriyorlardi. Ermeniler, Ruslarin tahrikiyle yalnizca i§gal altindaki Türkiye topraklarinda yaçayan Türkleri degil, Güney Kafkasya'da yaçayan Türkleri de acimasiz vahçete maruz birakiyorlrdi [17, s.119-121]. Ermeniler, Bakü, Çamahi, Quba, Haçmaz, Salyan ve ba§ka bölgelerde korkunç soykirimlar içlediler.

Yerli halk Azerbaycan'da olasi soykirimi engelleyebilmek için için yalnizca Türklerin yardimina güvenmektelerdi. Bu durumda H.Z. Tagiyev Enver Paça'ya muracaat etti. Enver Pa§a derhal Türk Savunma Bölümünü istanbul'dan Azerbaycana gönderdi [2, s.60] Azerbaycan'in güvenligini saglamak için Türkiye'nin yardimi ve özellikle Nuru Paçanin çabasiyla Kafkas islam Ordusu yaratildi. Orduya, Birinci Dünya Sava§i döneminde gösterdikleri mücadeleyle bilinen "Vah§i Tümen"nin askerleri de dahil edinmiçti. Nuru Pa§a, Kafkas islam Ordusu'nun yardimiyla, Bakü ve diger §ehirlerde Ermenilerin yaptiklari zulümler engelledi ve bölgeler Ermeni haydutlarindan temizlendi.

Azerbaycan'la birlikte, Kuzey Kafkasya'da da yardima ihtiyac vardi. Dünya Savaçinin sonlarinda Kuzey Kafkasya Cumhuriyeti 1918 yili 8 Haziranda Osmanli Devletiyle imzaladigi dostluk antlaçmasina göre Kafkasya islam Ordusunun 15-ci süvari timi Dagistan'a gönderilmi§ va gönüllü dagli birlikleri ile 6 Ekim'de Derbent özgürlügüne kavuçtu.

Türk-Müslüman halklarin Osmanli'nin Kafkasya cephesindeki faaliyetlerini özetlemek gerekirse, I. Dünya Sava§i sirasinda önemli bir askeri operasyon bulunmamasina ragmen, Kafkas halklarinin tarihinde önemli çatiçmalarin meydana geldigi sonucuna varilabilir. Savaçin devam ettigi zaman

süresince, Kafkasya'daki Türk-Müslüman halklarin 9ogu, I. Dünya Sava§i'nda Türkiye'nin zaferini bekliyor ve özveriyle 9ali§maktalardi. Birinci Dünya Sava§inin sonucu ne yazik ki, Osmanli ve ona umut besleyen Kafkasya'daki Türk-Müslüman halklarinin bekledigi gibi olmadi. 1918 Mondros Ate§kes Antla§masi sonucu Türk Ordusu geri 9ekilmek zorunda kaldi. Türklerin Kafkas cephesindeki beklentileri, özellikle Enver Pa§a'nin "Büyük Turan" hayali hüsrana ugrasa da, Kafkas halklari kisa süre i9inde olsa yüzyillarca arzu ettikleri özgürlüklerine kavu§mu§ ve bagimsiz devletlerini kurmu§durlar. Osmanlinin Kafkasya cephesinde sürdürdüyü sava§da kar§isina koydugu amaclarindan bazilarina ger9ekle§tire bilmi§, Kafkazin Türk-Müslüman halklari özgürlüyüne kavu§turmayi ve Rus yönetiminden kurtarmayi ba§armi§di. Osmanlinin destegi ile Kafkasiya Müslümanlari ve Azerbaycan Türklerinin hayatlari Ermeni ve Bol§evik soykirimindan kurtarilmi§ti. Eger Türklerin zamaninda yardim olmasaydi, Azerbaycanlilarin ve Daglilarin akibetini hayal etmek zor olurdu.

REFERANSLAR

1. Axmedov S., Azerbaycan9i na frontax pervoy mirovoy voyne:Tatarskiy Konniy polk, Baki: Ziya, 2014

2. Arzumanli V., Veli Hebiboglu, Kamil Muxtarov, 1918-ci il Qirginlari, Baki: Öyratman, 1995

3. Azerbaycan Tarihi, Cild 5, Baki: Elm 2008

4. Baberovski i., Vraq est vezde.Stalinizm na Kavkaze, Moskva:ROSSPEN, 2010

5. Darabadi P., "XX Asrin Ba§larinda Güney Kafkaz Beynelhalq Geosiyasi Münasibetlar Sisteminde", Azerbaycan Halq Cumhuriyyeti ve Kafkaz islam Ordusu, Qafqaz Ara§dirmalar institutu Na§riyyati, 2008, s.18-28

6. Durak G., "Birinci Dünya Sava§i'nda Osmanli Devleti'nin Kafkas Siyaseti Ve Sarikami§ Harekati", Akademik Sosyal Ara§tirmalar Dergisi, Yil 3,sayi 9, Mart 2015, s. 506-520

7. Hasanli C., Ruskaya Revolu9iya i Azerbaycan:Trudniy putk nezavisimosti(1917-1920), Moskva: "Flinta", 2011

8. Hasanli C., Tarihi §ahsiyyatin Tarixi, Baki: ADA, 2013

9. Huseynova i., istoriya naradov Kavkaza, Baki: 2006

10. ibrahimli H., Azerbaycan Mühaciret Tarihi, Baki: ADPU ne§riyyati, 2012

11. istroiya Narodov Severnoqo Kavkaza XVIII asr-1917-ci il, Moskva-Nauka 1988

12. Kafkaz" qazetesi, 1997 № 1

13. Quliyev F., "Reliqiozniy faktor v qeopolitike Rossie i Tur9ii na Severnom Kavkaze", Kavkaz & Qloboliza9iya, Sayi:1-2, 2013

14. Landau J. M, Exploring Ottoman and Turkish History, Hurst & Company, London: 2004

15. Landau J. M., The Politics of Pan-islam: ideology and Organization, Oxford, 1990

16. Mustafazade T., "Ermeni Meselesi"ndan Ermeni Terrorizmine, Azerbaycan Tarih Kurumu: 2016

17. Mustafazade T., Ümumi Tarih (19.yüzyil-XXI yüzyilin ba§lari), Cild 2, Baki:2012

18. Nimet A.K., Türkiye ve Rusya, Ankara: 1990

19. Shaw S.J, The Ottoman Empire in World War I, Ankara: 2008

20. Tahirli A, Bütün Türklarin Tarcumani, Baki: 2012

21. Yenemuk M.M., Azerbaycan ve §imali Kafkasya Cumhuriyyeti'nin Zor Günlerinde De Bazi Emek Sahiplerinin Himmeti, http://www.circassiancenter.com/cc-turkiye/tarih/282 azerbaycan.htm

22. Yilmaz R., "Birinci Dünya Sava§i Ba§larinda Osmanli Devleti'nin Kafkasya Siyaseti", Azerbaycan Halq Cumhuriyyeti ve Kafkaz islam Ordusu, Qafqaz Ara§dirmalar institutu Na§riyyati, 2008, s.38-48

i Надоели баннеры? Вы всегда можете отключить рекламу.